Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, TBMM Genel Kurulu’nda yapılan bütçe görüşmelerinde, sanayi alanında düzenlenecek İşbaşı Eğitim Programları (İEP) ve mesleki eğitim kurslarına katılan ve 2-5 yaşlarında çocukları olan kadınlara İŞKUR tarafından aylık 400 TL kreş desteği verileceğini söyledi. Peki Kaya’nın bu sözleri ne anlama geliyor?
İEP: Ucuz ve güvencesiz işçi bulma programı
Sözde meslek edindirmek için oluşturulan işbaşı eğitim programlarına katılan işçilerin deneyimsiz olması şartı aranmıyor. Yani iş deneyimi olan işçi de bu programlara katılabiliyor. Sadece bu bile, işbaşı programının sahteliğini ortaya koyuyor. Fakat biz biraz daha açalım: İşbaşı eğitim programlarına katılan işçiler, aynı iş yerinde çalışan diğer işçilerle aynı işi yapıp aynı saatlerde çalışıyorlar. Buna rağmen daha düşük ücret alıyor ve güvencesiz çalıştırılıyorlar. Patronlar ilk 3, 6 ya da 9 ay içerisinde işçiye hiçbir ücret ödemiyor, İEP kapsamındaki işçiler ücretlerini devlet fonlarından alıyor. Aslında işçinin ücretini yine işçi ödüyor. Nasıl mı? Patronlar devletin kendilerine verdikleri teşviklerden yararlanıyorlar. Teşvikler ise işçilerin alınteri ile oluşturulan İşsizlik Fonu’ndan karşılanıyor. Kısacası, işçiden alıp patronların kasasına verilen para ile patronlar işçinin ücretini ödemiş oluyor.
İEP’e katılan işçiler, çalıştıkları iş yerinde hiçbir hak talep edemezler. Yol ve yemek ödemelerini patron isterse verir, isterse vermez. Kursiyer olarak nitelendirdikleri kişileri bütün ağır işlerde çalıştırıp, keyfi mesailere bırakıp, beş para ödemezler. İşçi, İŞKUR’la patron arasında kimin kölesi olduğunu bilemez. İşçinin “kurs” paraları ise zaten hiçbir zaman, zamanında ve tam olarak ödenmez.
İEP, kursiyer adı altında işçilerin ucuza ve güvencesiz bir şekilde çalıştırıldıkları ve ardından tazminatsız şekilde kolaylıkla kapının önüne konulduğu bir sistem. İstihdamı arttırmak için yapıldığı söylenen bu sistemde esas gaye patronu asgari ücret karşısında korumaktır. Yanı sıra kapitalist sistemin işsizlik ve enflasyon karşısındaki çaresizliğinin özetidir. Sermaye devleti bu sistemle patronların azgın sömürüsüne yardımcı olur.
Yardım bahane, sömürü şahane
İEP, istihdamı arttırmak yalanı arkasında patronlara ucuz ve güvencesiz iş gücü sağlamanın aracıdır. Kadınlara yönelik istihdamı arttırma “müjde”lerinin arkasında da hep bu amaç gizlidir.
Kaya’nın mesleki eğitim kurslarına katılan kadınlara vereceği 400 TL kreş yardımının bu açıdan hiçbir hükmü yoktur. Kaldı ki, bu uygulama ile kadın işçilerin talep ettikleri nitelikli ve ücretsiz kreş hakkı yok sayılmaktadır. Kendi yasalarında var olan kreş açma zorululuğunu hayata geçirmeyen sermaye devleti sermayeye ucuz iş gücü bulabilmek için kadınların en can alıcı sorunu olan çocuk bakımını öne sürmektedir. Kısacası, yardım bahane, sömürü şahanedir onlar açısından.
İşçi-emekçi kadınlar taleplerini yükseltilmelidir
Bu yüzden işçi-emekçi kadınlar, meslek edinme adı altında köleliği perçinleyen bu sistemi kabul etmemeliler. İEP’in kaldırılması, güvenceli iş, insanca yaşamaya yeten vergiden muaf ücret, sağlıklı bir çalışma ortamı vb. talepler üzerinden mücadeleyi büyütmelidir.
S. Dicle