8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle Kadıköy'de “Büyük Kadın Buluşması” gerçekleştirildi. 8 Mart Kadın Platformu'nun çağrısı ile Rıhtım'da bir araya gelen kadınlar yoksulluğa, eşitsizliğe, sömürüye karşı eylem gerçekleştirdi.
Kadıköy'ün ara sokaklarından yürüyüşle Rıhtım'a gelen kadınlar ''Yoksulluğa, sömürüye, eşitsizliğe karşı mücadeleyi büyüteceğiz. Değiştirecek gücümüz var'' pankartı taşıdı. Halaylarla ve coşkulu sloganlarla başlayan eylemde katledilen kadınların isimleri okunarak “Ne oldu?' diye soruldu.
“Hasta tutsaklar serbest bırakılsın”
Eylemde yapılan konuşmalarda hasta tutsakların durumuna dikkat çekilerek ''Başta Aysel Tuğluk olmak üzere tüm hasta tutsaklar serbest bırakılsın'' denildi ve şunlar ifade edildi:
“Birçok hasta tutsak hapishanelerde yaşamını yitirdi. ATK tarafından verilen “cezaevinde kalabilir” raporlarıyla yüzlerce tutsak hâlâ hapishanelerde tutulmaktadır. Aysel Tuğluk’a özgürlük talebimiz de bu yüzdendir. Tek başına hayatını idame edemeyen, birçok hastalığı bulunan Aysel Tuğluk için Kocaeli ATK “cezaevinde kalamaz” raporu verirken İstanbul ATK “kalabileceğini” belirtmiştir. Bu kararların bizim açımızdan bir hükmü yoktur. Aysel Tuğluk ve tüm hasta tutsaklar için özgürlük istiyoruz ve alacağız!”
“Farplas’ta direniş kazanacak”
Direnen Farplas işçilerinin selamlandığı eylemde Farplas direnişçisi Betül Oral söz alarak erkek egemen sistemde kadın olarak yaşamanın zor olduğunu belirttiği konuşmasında işyerinde de erkek egemen sistemin sürdüğünü vurguladı ve ekledi:
''Erkek egemen sistem, hükümet ve patronla savaşıyoruz.''
Oral konuşmasına 8 Mart günü Farplas önündeki etkinliğe çağrı yaparak devam etti ve şunları söyledi:
''8 Mart günü çalışırken baskı gören, mobbinge uğrayan, tacize uğrayan kadınlar için orada olacağız. Kadınlar nefes almak ve özgürlük istiyor.''
Farplas patronunun kadın olduğunu hatırlatan Oral ''Bizi fabrikadan dışarı attırdı, gözaltına aldırdı. Ahu Serter bizi unutma çünkü biz seni unutmayacağız'' dedi.
“Değiştirecek gücümüz var!”
Ardından basın açıklaması Türkçe, Kürtçe ve Arapça okundu. Platform adına okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
''Erkek egemenliğine, emek sömürüsüne, işsizliğe, yoksulluğa, esnek ve güvencesiz çalışmaya, artan erkek devlet şiddetine ve cezasızlık politikalarına, savaşa, cezaevlerinde ve sokakta mücadelemize dönük artan şiddet ve hak ihlallerine, ayrımcı ve nefret dili ile LGBTİ+ları, göçmen ve mültecileri hedef haline getirenlere, faşizme, iktidarında ana akım muhalefetinde vaatlerine karşı ortak mücadelemizi yükseltiyoruz! Özgürlüğümüz, hayatlarımız, haklarımız için, kadın kurtuluş mücadelemizi büyütmek için bugün bir aradayız ve bir arada olmaya devam edeceğiz.''
8 Mart'ın tarihsel anlamına ve pandemi döneminde kadınların artan yüküne değinilen açıklama şu şekilde devam etti:
''Dünyada ve ülkede derinleşen ekonomik krizi evlerimizde, işyerlerimizde, okullarımızda, savaş bölgelerinde, tüm yaşam alanlarımızda yaşıyoruz. Ekonomik krizle beraber enflasyon oranları artmış; temel ihtiyaçlarımız başta olmak üzere her ürüne zam gelirken, barınma, ısınma, beslenme gibi en temel haklar dahi kısıtlanmıştır.''
Artan zamlar nedeniyle kadınların kriz koşullarında şiddete mahkum edildiği belirtilen açıklamada ''Krizin faturasını biz ödemeyeceğiz, devlet babanız ödesin'' denildi.
“Savaş çığırtkanlığına karşıyız”
Devam eden emperyalist savaşa değinilen açıklamada şunlar vurgulandı:
“Rus emperyalizminin ve NATO’nun Ukrayna, Donetsk ve Lugansk üzerinde kurduğu haksız savaş politikalarını ve işgali kabul etmiyoruz. Zorunlu göçe maruz kalan kadınların, çocukların, yoksul halkın mülteci statüsünde nelere maruz kaldığının en yakından tanıkları olarak bu savaş çığırtkanlığına karşıyız. Mültecilerin Ege Deniz’inde, Yunanistan ve Türkiye sınırlarında, yaşam alanlarında uğradığı katliamların tanıklarıyız. Halklara yönelen savaşa ve silahlara karşı mücadelemizi büyüteceğimizi bir kez daha haykırıyoruz.”
Basın açıklamasının ardından Ortadoğu ve Kuzey Afrika Demokratik Kadın İttifakı NADA'nın selamlama metni okundu.
“Aysel Tuğluk”un durumuna dikkat çekilen sloganlara katılım çok coşkulu olan eylem halay ve sloganlarla sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul