AKP-MHP iktidarının şefi Erdoğan 9 Şubat günü yaptığı konuşmada depremzedelerden bir yıl süre isteyerek bölgede inşaatların Mart ayında başlayacağını ve bir yılda tamamlanacağını iddia etti. Konuyu TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Genel Merkez Sekreteri Ayhan Erdoğan’la konuştuk. Erdoğan, kentlerin yeniden kurulması için atılması gereken adımları teknik ve toplumsal açıdan değerlendirdi.

“Bilimsel, teknik ve realite açısından mümkün değil”

Vaadin bilimsel, teknik ve realite açısından bir geçerliliği olmadığını belirten Erdoğan şunları ifade etti:

“Ortaya atılan vaadin hem bilimsel hem teknik hem realite açısından geçerliliği yoktur. Oda olarak heyetimizle birlikte depremin 2. günü deprem bölgesindeki illeri gezdik.  

Molozları kaldırmak için bile aylar gerekecek. Öncelikle göçük altındakilerin çıkarılması ve bulaşıcı hastalık riskinin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bunun için uzun süre lazım. Ardından inşaata başlanması için rezerv yapı alanı olmalı ki inşa etmeye başlayasın. Bu yoksa imar değişikliği yapılmalı. İmar planı hazırlanıp değişikliği yapılacak ve askıya çıkarılacak. Bu 2-3 ay zaman alan bir süreç.

Bugünden yarına olacak iş değil. Jeolojik, jeoteknik ve mikrobölgeleme etütleri yapılması, tekrarlanması gerekiyor. Önce göçük kalkacak, moloz temizlenecek ki teknik çalışmalar yürütülebilsin.

Öte yandan artçılar devam ediyor. Yer bilimciler bu konuda uyarıyor. Artçılar yoğun olarak devam ederken inşaata başlamak büyük risk.”

“Bina dikmekle kent kurulmaz”

Kentleşmenin bilimle ve toplumla birlikte olabileceğine dikkat çeken Erdoğan şöyle devam etti:

“Şu an bölgede geriye kalan şeye kent demek mümkün değil. Yeniden toparlanması için toplumun ve bilim insanlarının da dahil edildiği, uyarılarının dikkate alındığı bir çalışma yapılmalı. Hızla bina üretip ‘burası yeni kentiniz’ denilerek hayatın yeniden işleyişi sağlanamaz. Yüz yıllık tarihi olan kentsel mekanlar, insanların o mekanlarla kurduğu duygusal bağlar varken fabrikadan çıkmış gibi binalar diktiğinizde olay çözülmüş olmayacak.”

“Yeniden inşa popülist söyleme mal edilmemeli”

Verilen vaadin seçim takvimiyle bağlantılı olduğunu belirten Ayhan Erdoğan toplumsal kesimleri konuya karşı duyarlı olmaya çağırarak şunları ifade etti:

“Seçim takvimine sıkışmış bu durumda gücün kendilerinde olduğunu göstermek istiyorlar. Böyle bir İmajı yaratmak için bu adımı atıyorlar. Kentin yeniden inşası böyle popülist bir söyleme mal edilmemeli. Toplumsal kesimlerin bu duruma ses çıkarması gerekiyor. Yeni kentler bilime yaslanarak ve toplumla birlikte inşa edilebilir.”

Kızıl Bayrak / İstanbul