Koronavirüsün “daha hızlı yayıldığı” öne sürülen yeni tipiyle ilgili Dünya Sağlık Örgütü’nden yeni açıklamalar yapıldı. Açıklamalar, kapitalist devletlerin, esas tehdidin virüs değil, virüsün yayılmasına engel olacak önlemleri almayan kapitalist devletler olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
“Mutasyon bekleniyordu”
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, video konferans üzerinden basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu. Koronavirüsün son ortaya çıkan tipine dair konuşan Ghebreyesus, “Son birkaç günde İngiltere ve Güney Afrika Cumhuriyeti'nde korona virüsünün türlerine ilişkin haberler var. Virüsler zamanla mutasyona uğrar. Bu doğal ve bekleniyordu” dedi. İngiltere’den gelen bu tipin “daha hızlı yayıldığı” açıklamasını hatırlatan Gebreyesus, bu tipin daha ciddi bir hastalığa veya ölüme yol açtığına ilişkin henüz herhangi bir bulgu olmadığının altını bir kez daha çizdi.
“Hükümetler gerekli önlemleri almalı”
Mutasyonun, virüsün yayılmasından kaynaklandığına dikkat çeken Ghebreyesus, bunun önlenmesi gerektiğine dair uyarılarla şu vurguları yaptı:
“Sonuç olarak, tüm SARS-COV-2 virüslerinin bulaşıcılığını olabildiğince çabuk bastırmamız gerekiyor.
Hükümetlerin ve insanların şu anda (virüsün) yayılmasını sınırlandırmak için gerekli önlemleri almalarının ne kadar önemli olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum.”
Halk sağlığını korumak işçilerin ellerinde
Salgının başından beri sermayedarlar ve kapitalist devletler, “ekonomi” diyerek halk sağlığını korumak yerine kendi kârlarını korumaya bakıyor. Çarklar dönerken, sermaye için destek, kurtarma, koruma paketleri açıklanıyor. Salgında yeni “rekorlar” kıran kapitalist devletler tablonun ağırlaşmasına rağmen çarkların dönmesi pahasına sert karantina önlemlerini almıyor, sömürüye ve emekçi halkların kırımına devam ediyor.
Kapitalizmin sınırsız sermaye birikimi dürtüsü, virüsü “göz göre göre” ortaya çıkardığı gibi, virüsün yayılmasına karşı çözümü de bilerek hayata geçirmiyor ve yeni mutasyonlara yol açıyor. Hükümetlerin yeterli önlemleri almadığı ve halk sağlığı yerine sermayeyi koruduğu koşullarda, gerekeni yapmak, halk sağlığını korumak ve kapitalizmin çarklarını durdurmak işçi ve emekçilere düşüyor.
