Eğitim ve bilim emekçilerinin bir araya geldiği 4 kurum ortak koordinasyon kurulması kararı alındığını ilan etti ve tüm vakıf üniversitesi emekçilerine örgütlenme çağrısı yaptı.
Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Vakıf Üniversiteleri Birimi ve Sosyal-İş İstanbul Şube Vakıf Üniversiteleri Komisyonu tarafından ortak açıklama yapıldı.
Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) kuruluşu ile başlayan ve üniversitelerdeki sermaye denetimi ile ortaya çıkan yıkıma işaret edilen açıklamada vakıf üniversitelerinde sermaye varlığının yarattığı sorunlara şöyle ifade edildi:
“Neoliberal politikaların yükseköğretim alanında hâkim kılınması ve üniversitenin kapısının sermayeye sonuna kadar açılması için önemli bir işlev gören vakıf üniversiteleri, dev bir sorunlar yumağı haline geldi. Eğitimi bir kâr kapısı olarak gören bu anlayış sonucunda bilimsel üretim niceliksel olarak artarken, niteliksel olarak geriledi. Öğrencisini müşterileştiren, fahiş zamlar karşılığında geleceksizlikten başka bir şey vadetmeyen bir sistem ortaya çıktı.”
“Ne akademik özgürlüğe ne de özgür düşünceye yer kaldı”
Açıklamanın devamında, eğitim ve bilim emekçilerinin karşı karşıya kaldığı sorunlara da şöyle dikkat çekildi:
“Üniversite bileşenlerini yok sayarak tepeden inme kararlar, kayyumlar ve KHK’lar, disiplin soruşturmaları, cezalar ve sürgünler, intihaller ve usulsüzlükler, niteliksizleşme, kayırmacılık, gericileşme ve eğitimin bir meta olarak görülmesi sonucunda, üniversitelerde ne bilime ne akademik özgürlüğe ne de özgür düşünceye yer kaldı.
Açık yasal hükümlere rağmen eşitlenmeyen ücretler, verilmeyen sosyal haklar, belirsiz iş ve görev tanımları, rutin hale gelmiş baskı ve mobbing, işten çıkarma tehditleri, uzun çalışma saatleri, yetersiz fiziksel koşullar ile liyakatsiz ve usulsüz atamalar ve müfredat, program açma gibi konularda tepeden inmecilik başta olmak üzere vakıf üniversitelerinde çalışan eğitim ve bilim emekçilerinin yaşadığı sorunlar her geçen gün artıyor.
Bu büyük yıkımı durdurmak ve mevcut tabloyu tersine çevirebilmek için aynı ölçüde kararlı ve örgütlü bir mücadeleye ihtiyacımız var. Dayanışma ağlarında, meclislerde, sendikalarda, derneklerde; vakıf üniversitelerinde çalışan eğitim ve bilim emekçileri bulabildikleri her platformda ve koşulda bir araya gelmeli ve örgütlenmeli. Eşit, bilimsel ve parasız bir eğitim için mücadeleye!”
“Emeğimiz, haklarımız ve geleceğimiz için örgütlenelim”
Vakıf üniversitelerinde çalışan tüm eğitim ve bilim emekçilerine, “Özgür, özerk ve demokratik üniversite için örgütlenelim! Emeğimiz, haklarımız ve geleceğimiz için örgütlenelim!” çağrısında bulunuldu.