“Uykusuz asistan ölüm demektir”

İstanbul Tabip Odası, nöbet çıkışı geçirdiği “trafik kazası” nedeniyle hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Berin Şen için İstanbul Tıp Fakültesi önünde saygı duruşu ve basın açıklaması gerçekleştirdi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 25 Ekim 2021
  • 14:37

İstanbul Tabip Odası, nöbet çıkışı geçirdiği “trafik kazası” nedeniyle hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Berin Şen için İstanbul Tıp Fakültesi önünde saygı duruşu ve basın açıklaması gerçekleştirdi.  

Eylemde ilk sözü alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, ağır çalışma koşullarına karşı mücadele ettiklerini hatırlatarak şunları ifade etti:

“Bu bir iş cinayetidir. Meslektaşlarımız tükeniyor, bu tükenmeyle intihara sürükleniyor, ülkeyi terk ediyor. Bu gidişe ‘dur’ demezsek Türkiye hekimsiz kalacak” 

Fincancı, uzun çalışma sürelerine karşı “Emek bizim, söz bizim. Emeğimizi birlikte koruyacağız” dedi.

Ardından İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu’ndan Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu sağlıkta dönüşümün hasta ve hekim için ölüm olduğuna dikkat çekerek 5 dakikada muayene sisteminin yol açtığı sorunlara değindi. 

Ardından asistan hekimler adına söz alan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde çalışan Dr. Tahsin Çınar, “sorunun çok yönlü olduğunu biliyoruz, çözüm aramaktan vazgeçmeyeceğiz” diyerek asistan hekimlerin yaşadığı zorlu süreçleri aktardı. Çınar, mevzuatta yer almamasına rağmen asistan hekimlerin uzun süreli nöbetlerine değindi. Eğitimin niteliksizleştiğine ve iş yerlerinde mobbinge dikkat çeken Çınar taleplerini sıraladı.

Türk Tabipleri Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu adına basın açıklamasını okuyan İlyas Kavak, yaşamını yitiren asistan hekimlerin isimlerini sıralayarak şunları dedi:

“Biz asistan hekimler nöbet ertesi dinlenmeden mesaiye devam ettiğimiz gibi bir de gün aşırı nöbetler tutuyor, neredeyse ayın yarısında evimize gidemiyoruz. Maksimum ne kadar çalışacağımız hiç konuşulmazken maksimum ne kadar ücret ödeneceği ise her yerde karşımıza çıkıyor. Bu çok net ki, ucuz iş gücü olarak görülüyoruz. Performans sistemi nedeniyle ücret kesintisi yapılacağı zaman akla ilk gelenler hastanenin iş yükünü sırtlayan asistan hekimler oluyor.

İnsanca nöbet sayısı ve nöbet ertesi izin hakkını dillendirdiğimizde hocalarımız ve kıdemli asistan hekimler tarafından ‘Biz çalıştık, siz de çalışacaksınız.’ yanıtını alıyoruz.

hayır! Biz bu düzeni kabul etmiyoruz. Kışkırtılmış sağlık talebinin, basamaklandırılmayan sağlık sisteminin, belirsiz yönetmeliklerin, adaletsiz görev dağılımının yükünü sırtlanmayacağız!

Bizi bu şartlarda çalışmaya zorlayanlara soruyoruz…

Yanlışa yanlış demeden, yanlışın düzeltilmesi için çaba göstermeden iyi hekimlik yapılabilir mi? Ne zaman bu düzene dur demek için sorumluluk almaya başlayacaksınız?

Biz asistan hekimler artık yeter diyoruz.

Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışı çalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok!

Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz.

İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz.

Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz. Hatırlatıyoruz: Köle değil uzmanlık öğrencisiyiz. Yorgun hekim, uykusuz hekim, tükenmiş hekim sağlığa zararlıdır!”