TRT’nin, tanıtım, reklam ve konuk ağırlama giderleri dudak uçuklattı. Harcamalarını 2020 yılında ikiye katlayan TRT’nin kasasından tanıtım, reklam ve konuk ağırlama giderleri için 64 milyon 100 bin TL çıktı.
Gelirinin yüzde 85’ini elektrik katkı payı ve bandrol ücretlerinden elde eden TRT, giderlerinin yarısına yakınını oluşturan dış yapımlara 2020 yılında ödediği ücreti de açıklamadı. TRT yönetimi, kurumun bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü toplantıda muhalefet milletvekillerinin yönelttiği soruları geçiştirirken “Yazılı yanıt verilecek” denilen sorulara verdiği yanıtlar da açıklayıcı olmadı.
Mustafa Bildircin’in BirGün’de yer alan haberine göre TRT'nin en fazla iş ortaklığı yaptığı ve AKP ile yakın olduğu iddia edilen Akli Film Yapım Şirketi’ne ödenen ücrete de yine açıklık getirilmedi. TRT yönetimi, yazılı olarak yanıt verdiği, “Uyanış Selçuklu dizisine bölüm başı 2 milyon TL, Hay Sultan dizisine ise bölüm başına 1,5 milyon TL ödendiği iddiası doğru mudur?” sorusuna, “Programlara ödenen bölüm başı ücretin açıklanması durumunda kurum olarak fiyat avantajımızı kaybedeceğimiz için ücretler açıklanmamaktadır” yanıtını verdi. CHP Milletvekili Atilla Sertel’in, “2019 ve 2020 yıllarına ait tanıtım, reklam ve misafir ağırlama giderleri ne kadardır?” sorusuna verilen yanıt ise kurumun giderlerinin katlandığını bir kez daha gözler önüne serdi. Yanıta göre TRT, 2020 yılında 64,1 milyon TL’lik tanıtım, reklam ve misafir ağırlama harcaması gerçekleştirdi.
Program tanıtımına 48 milyon TL
On milyonlarca liralık reklam ve tanıtım haProgram tanıtımına 48 milyon tlrcamasına ilişkin detaylar da paylaşıldı. Kurumun, “tanıtım, reklam ve misafir ağırlama” adı altında yaptığı bazı harcama kalemleri şöyle sıralandı:
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile TRT Genel Müdürlüğü’ne yapılan atamalara Haber-Sen tepki gösterdi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“TRT Genel Müdürlüğü’ne atanacak kişinin kurum içinde meslekten yetişmiş yayıncılardan olması beklenir. Oysa bir kez daha atanan kadroların iktidara yakın ve tartışmalı isimler olması söz konusudur. Kamu Hizmeti Yayıncılığı yapması için kurulan TRT, bir kez daha siyasi erkin pençesinde şekilleniyor. Süreklilik gerektiren kamu hizmeti yayın politikaları siyaseten atamalar ve seçim rüzgârlarıyla her 4-5 yılda bir yeniden biçimlendiriliyor. 20-30 yıldır bu kuruma hizmet veren ve kurum kültürüyle yoğrulan emekçilerin, Genel Müdürlük dahil, hak ettikleri yerlere gelmesini istiyoruz. Meslekten yetişmiş uzman yayıncılar varken, kurum dışından yapılan siyaseten atamaları kabul edemiyoruz. Halk için yayın yapan, halk tarafından finanse edilen ve halk tarafından denetlenen TRT'den vazgeçmiyoruz.”