TİHV Akademi rapor yayınladı: Güvenlikçi politikalara karşı bütünlüklü mücadele gerekiyor

TİHV Akademi “Türkiye’de Güvenlikleştirme Söylem ve Pratikleri: Bileşenler, İşleyiş ve Sonuçlar” başlıklı raporunu yayınladı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 07 Aralık 2021
  • 12:24

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Akademi “Türkiye’de Güvenlikleştirme Söylem ve Pratikleri: Bileşenler, İşleyiş ve Sonuçlar” başlıklı raporunu yayınladı. Rapor, muhaliflerin iktidar tarafından nasıl “güvenlik tehdidi” olarak konumlandırıldığına ve bu durumun sonuçlarına dikkat çekiyor.

Zeynep Özen, Güldem Özatağan, Feride Aksu Tanık ve Hanifi Kurt’un hazırladığı rapor, 2015 sonrasında artan politik şiddet ve baskı ortamını ortay seriyor.

Raporda şunlara dikkat çekildi:

“*Türkiye’deki iktidar ağının yeni bir yönetim şekline dönüştürdüğü güvenlikleştirme söylem ve pratikleri, herhangi bir konunun güvenlik sorunu/tehdidi olarak tarif edilip güvenlik gündemine eklemlenmesiyle başlıyor. Bu noktada tehdidin gerçek ya da varoluşsal olup olmamasının da artık bir önemi yok; zira tehdidin aslen söylem içinde inşa edildiğine tanık oluyoruz.

*Kamusal alandaki herhangi bir kişi ya da konu tehdit olarak konumlandırıldığı noktada, güvenlik gündemine girme potansiyeline, böylelikle hakkında acil önlem alınması bakımından mutlak bir önceliğe sahip oluyor: Güvenliğe ilişkin kaygılar, siyasi öncelikleri belirleyerek, devletin rutin siyasi düzenini ve isleyişini bozan politikaların geliştirilmesine yol açıyor, sorunun çözümüne yönelik olağanüstü yöntemlerin benimsenmesini meşrulaştırıyor.

*Sonuç itibariyle Türkiye’de güvenlikleştirme sorunu, tüm demokratik siyaset ve sivil toplum bileşenleri tarafından üzerinde yeniden düşünülmesi ve ona karşı baş etme ve mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi gereken bir mesele olarak kendi gündemini dayatıyor.

*Neoliberal politikaların çoğu zaman ekonomik haklarla birlikte, ifade, toplanma ve örgütlenme, haber alma gibi temel özgürlük alanlarının kısıtlanmasıyla ve topyekûn hesaptan düşürülmesiyle varlığını sürdürebildiği de bilinmektedir. Bu açıdan güvenlikleştirme, Türkiye’de neoliberal politikaların büyüyüp gelişmesine de zemin ve imkan sağlayan bu olağanüstü rejimlerin devamlılığını sağlayan en önemli siyasal araçlardan biridir.

*Bugün sivil alanın daralmasına ve giderek kapanmasına neden olan zor yoluyla toplumsal kabul üretme, bu politikalara karşı çıkanları suçlulaştırma, itibarsızlaştırma, yalnızlaştırma, siyaset dışılaştırma gibi enstrümanları da içeren güvenlikleştirme ile hayata geçirilmektedir.”

Raporda ayrıca “güvenlik” kategorisiyle yapılan saldırıların “Tek tek öznelerin değil tüm toplumun meselesi” olduğun dikkat çekildi.

Raporun Tamamı İçin Tıklayın…

https://tihv.org.tr/wp-content/uploads/2021/12/Guvenliklestirme_Soylem_ve_Pratikleri.pdf