Sağlık politikalarının sağlık emekçilerine dönük şiddeti arttığını ifade eden TTB, “Şifa dağıtmaya çalışırken ölmek istemiyoruz” dedi.
TTB tarafından yapılan açıklamada şunlar söylendi:
“Son günlerde sağlık emekçilerine karşı artan şiddet olaylarıyla karşı karşıyayız yine. Geçtiğimiz hafta içinde Samsun’da, Van’da, Adana’da, Rize’de; güvenli yerler olması gereken sağlık kurumlarında, silahlar patlatılarak şiddet olayları yaşanmıştır. TTB olarak; 2003’ten beri ülkemizde Sağlıkta Dönüşüm Programı ile had safhaya ulaşan neoliberal sağlık politikalarının şiddeti daha çok artıracağını söyledik. Bu politikalar sağlığımızı alınır satılır bir nesne, bizleri de köle kıldı. Apartman bodrumlarına, penceresiz mekanlara sıkıştırılan birinci basamak sağlık hizmetleri, hepimizin geleceğini çalan kara delikler olarak şehrin en uzak yerlerine kondurdukları şehir/şirket hastaneleri, eğitimden uzaklaşan ve niteliği değil de niceliği gözeten üniversite hastaneleri hem pandemi de hem de depremde enkaz altında kaldı.”
Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:
“Dr. Ersin Arslan’ın ölüm günü olan 17 Nisan, TTB tarafından Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü ilan edilmiştir. Dr. Ersin Arslan’ın aramızdan ayrılmasının ardından bugüne kadar etkili bir düzenleme için gerçekleştirdiğimiz mücadele sonucunda yetersiz de olsa yasal düzenlemeler yapıldı; ancak sağlık sistemi böyle devam ettikçe, toplumsal nedenlerin önüne geçilmedikçe sağlık kurumlarında şiddet de sona ermeyecektir.
Yaşamı ve yaşatmayı kendine şiar edinmiş bir mesleğin mensupları olarak sağlıkta şiddete karşı her yönüyle mücadelemiz devam edecek; çünkü biz hekimler, şifa dağıtmaya, yaşatmaya yemin ettik. YAŞAMAK ve YAŞATMAK İSTİYORUZ!”