“Şehir Hastaneleri’nin satılması iddiaları”

TTB “Şehir Hastaneleri’nin satılması iddiaları ile ilgili olarak Sağlık Bakanlığı’nı kamuoyuna açıklama yapmaya davet ediyoruz” dedi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 02 Şubat 2024
  • 09:31

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, 17 Ocak 2024 tarihinde Bloomberg’e verdiği röportajda şunları dedi:

“Otoyollardan sağlığa kadar uzanan ve kamu-özel sektör ortaklığı olarak adlandırılan projelerde anlaşmalar mümkün. Daha küçük tesisleri tek çatı altında toplamak amacıyla inşa edilen 22 hastaneden biri olan bir şehir hastanesinin Körfezli bir Arap yatırımcıya satışı konusunda görüşmeler sürüyor ve bunu diğerleri de izleyebilir” 

TTB yaptığı açıklamayla şunları ifade etti:

“Kamu kaynağının harcanmasında şeffaflık bütçe hakkının temeli olmasına karşın, kamuoyuna hesap verilmesi bir yana meraklısının dahi izlemesini engelleyecek muhasebe tablolarıyla sürecin yönetildiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’na göre, 2017-2024 dönemi içinde şehir hastaneleri için toplam 130 milyar 767 milyon 346 bin TL kira harcaması yapılmış olacak. 2024 yılı bütçesinde şehir hastanelerinin kira ve hizmet alımı kapsamında şirketlere 83,7 milyar TL’lik ödeme yapılacak. Bu miktar Sağlık Bakanlığı bütçesinin yüzde 11,4’üne karşılık gelmektedir. Milletin cebinden “beş kuruş” değil, milyarlarca lira “hastane kirası” olarak çıkmaktadır.”

TTB yaptığı açıklamanın devamında şehir hastaneleriyle ilgili ihaleler, şirket devirlerinin Sağlık Bakanlığı onayı ile yapıldığını belirtti. Açıklamanın devamında ise şunlar belirtildi:

“Gelinen aşamada Sağlık Bakanlığı’ndan beklenen, çocuklarımızın ve ülkenin 25 yıllık geleceğini ve bütçesini rehin alan şehir hastanelerinin sözleşmelerini yatırım maliyeti/yapılan ödemelere göre değerlendirerek öncelikle kira sözleşmelerinin karşılıklı anlaşmayla tazminatsız olarak feshine gitmektir. Mevzuat ve sözleşmelerle belirlenen ölçütlere uyulup uyulmadığını, hizmetin niteliğini korumakla yükümlü idarenin sorumluluğuyla davranarak denetlemek, gerekli yaptırımları uygulamak ve sonuçta sözleşmelerin bu kapsamda gözden geçirilerek gerekirse feshi mümkündür. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere tüm ilgili kurumların, giderek artan kamu zararından sorumlu olduğu açıktır. Kamuoyundan gizlenen sözleşme değişiklikleriyle kamu-özel ortaklığı borçlarının süresinin uzatılması değil, zararın artmasının engellenmesi gerekmektedir.”

TTB sağlık Bakanlığı’ndan beklentilerini ise şu şekilde ifade etti:

“Sağlık Bakanlığı’ndan Cumhurbaşkanı’nın hayalleri olan şehir hastanelerini neden satışa çıkarmak zorunda kaldıklarını, hangi hastanelerin hangi koşullarda hangi ülkelere satılacağını, satış sözleşmelerinin veya protokollerinin şeffaflıkla kamuoyu ile paylaşılmasını bekliyoruz.

Türk Tabipleri Birliği olarak kamu-özel işbirliği modeli ile yapılan şehir/şirket hastanelerinin kamusal sağlık hizmetinin temel kabullerine göre yeniden yapılandırılması, sağlık hizmetine erişimin binaya ulaşmak olduğuna dair zihniyetten vazgeçilmesi, şehir hastanelerinin sözleşmelerinin tazminatsız olarak feshedilmesi, kamu zararının belirlenerek sorumlulardan geri alınması, kapatılan hastanelerin geri açılması, sağlık çalışanlarının insana yaraşır bir iş ortamına ve gelire kavuşmasının sağlanmasının zorunlu olduğunu bir kez daha bildiriyoruz.”