Haziran Direnişi sürecinde Antalya’daki eylemler sırasında polisin hedef gözeterek attığı gaz fişeğinin isabet etmesi sonucu 18 yaşındaki Vedat Oğuz’un bir gözünü kaybetmesiyle ilgili davada düzen yargısı “Gaz fişeğiyle isabetli atış yapılamaz!” gerekçesiyle polisleri aklamaya kalktı.
Berkin Elvan ve diğer polis terörü-cinayetlerinde polislerin hedef gözetmesi de böylelikle perdelenmek isteniyor.
Soruşturmayla ilgili Polis Başmüfettişleri, Kriminal Laboratuvar’dan gaz kapsüllerinin ‘nişan hattı’ ekspertizini istedi.
Kriminal Laboratuvar polislerin kullandığı FN-303 numaralı tüfeklerde yaptıkları inceleme sonucunda yapılan atışların yüzde 80’inin hedefi bulmadığını iddia etti. Yapılan inceleme sonucunda şu açıklama yapıldı: “Normal tüfeklerde mermi ya da kapsül burgu şeklinde dönerek hedefe gider. Gaz bombası kapsülleri ise mermide olduğu gibi dönmüyor ve gaz çıkışı olduğu için kapsülün dengesi bozuluyor. O da hedefe isabet oranını zayıflatıyor.”
Polisler aklanmaya çalışılıyor
Antalya’da polislerin gerçekleştirdiği bu saldırı üzerinden yürütülen soruşturmada ortaya konulan raporla birlikte Berkin Elvan’ın Ahmet Atakan’ın, Abdullah Cömert’in katledilmesinde, onlarca insanın gözünü kaybetmesinde polislerin hedef gözeterek katliam için saldırdığı gerçeği de tersyüz edilmeye çalışılıyor.
Haziran Direnişi’nde veya sonrasındaki eylemlerde yaşanan polis saldırılarında gaz fişeklerinin polisler tarafından bir silah gibi kullandığı pek çok dava sürecinde ortaya çıktı.
Yaşanan ölümlerin yanı sıra uzuv kaybı yaşayanların birçoğunun gözünü kaybettiği gerçeği de Kriminal Laboratuvar’ın raporunun ısmarlama olduğunu ortaya koyuyor.