İstanbul Gazi Mahallesi'nde 14 Nisan akşamı polis Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul isimli iki genci katletmiş, aynı araçta bulunan 3 genci yaralamıştı. Katil polisler hakkında açılan dava ise, bir kez daha yargının polis cinayetlerine kalkan olduğunu gösteriyor.
Mahkemeye sunulan iddianamede, polislerin öldürmek niyetiyle ateş açmadığı, kanun hükmünü yerine getirdikleri ve meşru savunma durumunda bulundukları öne sürülüyor. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yargılanacak olan polisler ise savunmalarında Gazi Mahallesi'ni suçlayarak; “Bölge ve özellikle olayın meydana geldiği ormanlık yer daha önce terörün sıklıkla yaşandığı bir yer. DHKP-C terör örgütü tarafından örgütsel faaliyetlerde sürekli olarak kullanılıyor” dediği belirtiliyor.
Savcı: “Kanun hükmünü yerine getirenlere ceza verilmez”
Katil polislerin yaptığı savunma üzerine savcılık, TCK’nin 24/1. maddesinin sanıklara uygulanmasını istedi. Bu madde, “Kanun hükmünü yerine getirenlere ceza verilmez” diyor. Aynı zamanda ceza verilse bile “cezada altıda birden, üçte bire kadar indirim” uygulanmasını ön görüyor.
Kriminal rapor polislerin iddiasını yalanladı
Gençlerin polis tarafından katledilmesinin ardından olay basına “çatışma” olarak yansıtıldı. “Çatışma” iddiası katil polislerin ifadelerine dayandırıldı.
Katil polisler verdiği ifadelerde, "şahısları hedef almadıklarını, aracın içinde uzun namlulu silah gördüklerini, aracın dur ihtarına uymadığını, aracın alt kısımlarını hedef aldıklarını" vb. iddia etmişti.
Dosyada yer alan kriminal raporlar ise polislerin tüm bu iddialarını yalanladı. Raporlarda şüpheli 4 polisten alınan svaplarda atış artığı olduğu, saldırıya uğrayan araçta bulunan Oğuzhan Erkul, Barış Kerem, Ramazan Altürk, Birkan Yüksel ve Demirhan Erkul’un svaplarında ise atış artığı olmadığı, araç içerisinden alınan numunelerde patlayıcı madde artığına rastlanmadığı ifade edildi. İddianamede, “Ölenler Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul'un alt ve üst elbiselerinde yapılan incelemede isabet eden atışların, elbiselerde bıraktığı izin uzak atış giriş delikleri izi ile uyumlu olduğu, olay yerinden elde edilen kovanların tamamının şüphelilere ait uzun namlulu otomatik silahlardan atıldığı belirlendi” denildi.
Katil polislere yargı koruması
İddianamede polislerin öldürmek niyetiyle ateş açmadığı savunularak, “Şüpheliler E.E, Z.S, D.B, ve K.A’ın kanun hükmünü yerine getirdikleri ve meşru savunma durumunda bulundukları, ancak hukuka uygunluk nedenlerine ilişkin olarak çizilen orantılı hareket sınırını, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareketleri ile aşarak geçekleştirdikleri eylem sebebiyle, Oğuzhan Erkul’un ve Barış Kerem’in vefat ettiği, Demirhan Erkul ve Ramazan Altürk’ün yaralandıkları, şüphelilerin böylelikle üzerlerine atılı bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme suçunu işledikleri anlaşılmıştır” denildi.
Savcı, “Şüphelilerin maruz kaldıkları eyleme ilişkin yaptıkları savunmanın orantılı olup olmadığının veya yasal savunmada sınırın aşılmasının mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş olup olmadığının” mahkemece tartışılmasını talep etti.