Art arda gelen zamlara karşı eylemler sürüyor. Elazığ, Malatya, Sivas ve İstanbul'un Sultangazi ve Sancaktepe ilçelerinde bir araya gelen emek ve demokrasi güçleri ocak itibariyle yapılan tüm zamların geri çekilmesi ve ücretlere ek zam talebini dile getirdi.
Evrensel’de yer alan habere göre Elazığ Emek ve Demokrasi Güçleri Hozat Garajı Meydanı’nda bir araya gelerek zamları protesto etti.
KESK Dönem Sözcüsü ve SES Şube Eş Başkanı Fulya Yeğin, Türkiye ekonomisinde baş aşağı gidişin hızlandığına vurgu yaparak şunları ifade etti:
“Döviz kurlarındaki büyük artışla parası pul olan, yüksek enflasyonla ve işsizlik sarmalıyla boğuşan emekçiler büyük bir yıkımla karşı karşıya. Özellikle son aylarda en temel ihtiyaçlara gelen ve ardı arkası kesilmeyen zamlar toplumu büyük bir sefalete sürüklüyor. Çalışma koşulları giderek ağırlaşıyor, ücretler hızla eriyor. Bunun karşısında memleketin bütün birikimlerinin üzerine çöreklenmiş bir avuç sermayedar ise krizi adeta fırsata çevirerek servetlerini katlamaya devam ediyor.”
Ülkedeki gelir adaletsizliğine vurgu yapan Yeğin, “Gelir adaletsizliği tarihin hiçbir döneminde görülmemiş boyutlara ulaştı. Eşitsizliğin en altına itilen kadın yoksulluğu daha da artarken, işini ilk kaybedenler kadın emekçiler oluyor. ILO 190 sayılı sözleşme uygulanmalı, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı geri alınmalıdır” diyerek talepleri sıraladı. Eylemde elektrik ve doğal gaz faturaları yakıldı.
“Zamlar geri çekilsin KDV sıfırlansın”
Sivas Emek ve Demokrasi Güçleri, “Geçinemiyoruz zamlar geri alınsın!" diyerek semtlerde ve perşembe pazarında bildiri dağıttı. Ardından Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelinerek temel tüketim maddeleri, elektrik, doğal gaz ve akaryakıta yapılan zamları protesto etti. Açıklamayı Eğitim Sen Şube Başkanı İbrahim Kılıç okudu. Kılıç, “Zamlar derhal geri çekilmelidir. Konutlarda elektrik, doğal gaz ve suya yansıyan KDV sıfırlanmalıdır. Enerji bir insan hakkıdır. Ödeme güçlüğü çekenlerin elektrik, su ve doğalgazları kesilmemelidir. Enerji şirketleri derhal kamulaştırılmalıdır” diye konuştu.
Eylemde sık sık “Zamlar geri alınsın!”, “Hükümet istifa!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Enerji haktır, halkındır, satılamaz!” sloganları atıldı.
“Derhal ek zam verilsin”
Malatya Emek ve Demokrasi Platformu da zamlara dair basın açıklaması düzenledi. Platform adına açıklamayı okuyan Emel Karakuş, hayat pahalılığı, işsizlik, yoksulluk ve geleceğe dair belirsizlikler karşısında kaygıların arttığını belirtti.
Karakuş son olarak şunları ifade etti:
“TÜİK şu anda Türkiye’nin en büyük işverenidir. TÜİK verileri göz önüne alınarak çalışanların maaşlarına zam yapıldığı dikkate alındığında, TÜİK verileri hayatı bir öneme sahiptir. TÜİK hesaplamaları çok açık ve şeffaf olmalı, TÜİK hesaplamaları sendikaların ve TÜİK emekçilerinin denetimine açılmalıdır. Son olarak yalan yanlış hesaplanan TÜİK verilerine göre dahi, ilk aydan enflasyon farkı oluşan kamu emekçileri ve emeklilerine derhal ek zam verilmelidir. Yurttaşlarımızın yoksulluk sınırı altında korunacağı düzenlemeler bir an önce gerçekleştirilmeli, acil olarak ocak itibari ile gerçekleşen bütün zamlar geri çekilmelidir.”
Sultangazi’de zam eylemi
Sultangazi Emek ve Demokrasi güçleri Yunusemre Mahallesi'nde kurulan cumartesi pazarında halka seslendi. Ardından zamlara ve hayat pahalılığına karşı basın açıklaması gerçekleştirildi.
Gülsuyu’nda polis engeline rağmen eylem
İstanbul Maltepe'de Gülsuyu Gülensu Emekçi Halkı’nın "Krizin sorumlusu biz değiliz, faturasını ödemeyeceğiz!" şiarıyla yapılmak istediği yürüyüş polis tarafından engellendi. Yürüyüşe izin verilmemesi üzerine Heykel Meydan'da basın açıklaması yapıldı.
Açıklamayı okuyan Sedat Polat şunları ifade etti:
“Bu düzene mahkum değiliz ne yoksulluk kaderimiz ne de biz çaresiziz. Sorun bir avuç asalak sömürü düzeninin temsilcisi, burjuva ve onun iktidarı olan faşist diktatörlüğüdür. Bu asalaklara karşı örgütlenmeden, faşizme karşı mücadele etmeden işçiler, gençler, kadınlar, emekçiler olarak birleşmeden ne ekmeğimizi ne işimizi ne de insanca bir yaşamı ve özgürlüğümüzü kazanamayız. Ekonomik kriz derinleştikçe işçilerin ve emekçilerin yaşamak için ihtiyaç duyulan temel yaşam gıdalarına yüzde elli zam yapılıyor.”
İşçi ve emekçilerin bu zamların altında her gün daha fazla yoksullaşmaya devam ettiğini belirten Polat “Biz bu yoksulluğun altında her gün daha fazla ezilirken saraydakiler ve onların yandaşları servetlerine servet katmaya devam ediyor. Onların sömürü düzenini yerle bir etmek için özgürlüğümüzü ve emeğimizi kazanmak için örgütlenmeli ve sokakta mücadele etmeliyiz” dedi.