Türk sermaye devleti, Kürdistan referandumu üzerinden milliyetçi hezeyanlarla savaş çığırtkanlığını tırmandırırken patron sınıfı ve işbirlikçi sendika bürokratları da bu yönde ortaklaştı.
Erdoğan ve AKP’siyle birlikte, sermaye partileri CHP ve MHP’nin ortaklaştığı tezkerenin mecliste görüşüldüğü saatlerde, patron sınıfı örgütleri TOBB, TİSK, TESK başkanları ile birlikte Türk-İş, Hak-İş, Memur-Sen, Kamu Sen bürokratları, bir masada Kürdistan referandumuyla ilgili “ortak görüşlerini” açıkladı.
Sendika bürokratları sermayenin çıkarı için birleşti
OHAL rejiminde işçi ve emekçileri hedef alan devlet terörüne seslerini çıkarmayan, çıkarsa da sermaye iktidarına ajanlık yapan, hakkını arayan emekçiyi ihbar eden, çalışma saatlerinin arttırılması ve esnekleştirilmesi, hafta sonu çalışmanın önünün açılması uygulamalarını da sessizce onaylayan sermaye ajanları, MGK’nın savaş ve saldırganlığına onay vererek işçilere bir kez daha ihanet ettiler.
Patron örgütleri ve sendika bürokratları tarafından yapılan ortak açıklamada, gerek petrol, gerekse dillerinden düşürmedikleri “güvenlik” ve Kürt halkına düşmanlık konusunda, patron sınıfına ve özel olarak da AKP iktidarına, “komşu” ve “dost” olarak işleyen IKBY’nin son referandum tutumunun “endişe verici” bulunduğu ifade edildi.
Açıklamada “bölgesel istikrar”dan kaygılanma ikiyüzlülüğü de gösterildi. Zira, emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin, özel olarak da AKP’nin savaş politikalarıyla yıllardır kan gölüne dönen bölge için bugüne kadar böyle bir kaygı gütmemiş olmaları samimiyetsizliklerini gözler önüne serdi.
MGK’nın savaş çığırtkanlığına destek, siyasi partilere çağrı
Bütün bunlara paralel olarak işçi düşmanlığında “beraber” hareket edenler, Türk sermaye devletinin yeni savaş çığırtkanlığına da şu ifadelerle destek sundu:
“Devletimizin, Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması yönündeki temel politikasını paylaşıyoruz. MGK’nın tavsiye kararlarını, Hükümetimizin ve Meclisimizin bu yönde atacağı adımları destekliyoruz. Tüm siyasi partilerimizden de aynı milli duyarlılığı görmenin, ülkemizin güvenliğini korumak açısından büyük önem taşıdığına inanıyoruz.”