Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla Bayraklı ilçesinde bulunan İzmir Adliyesi C Kapısı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını ÖHD İzmir Şubesi Cezaevi Komisyonu Eş Sözcüsü Halil Coşkun okudu.
Türkiye hapishanelerinde yaşanan şüpheli ölümlerin tarihe kara iz daha bıraktığını vurgulayan Coşkun, barış, adalet, eşitlik, özgürlük, insan onurunun korunması, sağlık, yaşam hakkı ve bunları güvence altına alacak demokratik düzenden giderek uzaklaşıldığını söyledi. Bunun en olumsuz yansımalarının da hasta tutukluların durumlarında yaşandığını belirten Coşkun şöyle devam etti:
“Türkiye hapishaneleri, başta yaşam hakkı ihlalleri olmak üzere her türlü insanlık dışı ve onur kırıcı muamelenin yapıldığı birer işkence mekânları haline gelmişlerdir. Mahpuslar yaşam hakkı ihlalinden işkenceye, sağlık hizmetlerine erişimden otoriter uygulamalara kadar ağır ve ciddi ihlaller ile karşı karşıyadır. Yıllardır gündemde olan ancak çözümü noktasında adım atılmayan hasta mahpusların yaşadıkları durumlar da hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin başında gelmektedir. Nitekim İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından 'Türkiye hasta mahpusları büyük risk altında bırakıyor' şeklinde çağrıda bulunulmasına rağmen; her yeni yargı paketinde siyasi mahpuslar kapsam dışı bırakılmakta.”
Hapishanelerdeki ölümlerden Adalet Bakanlığı'nın ders çıkarmadığını kaydeden Coşkun şunları ifade etti:
“Bugün Kırıklar 2 Nolu Cezaevi’nde bulunan mahpuslara karşı uygulanan tecrit ve keyfi uygulamalar nedeniyle 29 Ağustos tarihinden bu yana süresiz dönüşümsüz açlık grevindeler. Açlık grevini başlatan mahpusların bir çoğu ağır hasta tutsak olmasına rağmen artık cezaevi koşullarının yaşanmaz bir hale gelmesi nedeniyle bu yola başvurmak zorunda kaldıkları tarafımıza aktarılmıştır. Türkiye hapishanelerinin olumsuz koşullarının ve iyileştirmelerin yapılması gerekirken aksine mahpusların yaşamlarını daha da zorlaştıran uygulamaların, özellikle ağır hasta mahpuslar için ciddi bir tehdit olduğunu belirtmek isteriz. Defalarca yapılan infaz erteleme başvuruları, yapılan açıklamalar ve kamuoyu gündemine rağmen Mehmet Emin Özkan ve Aysel Tuğluk özelinde ağır hasta mahpuslar tüm başvurulara rağmen tahliye edilmeyerek yaşam hakları ihlal edilmektedir.”
Siyasal iktidar ve yetkililerin daha fazla ölümler yaşanmadan gerekli tedbirleri alması gerektiğini dile getiren Coşkun, “Sorunlara, temel hak ve özgürlüklerin esas alınarak yaklaşılması ve mahpusların taleplerinin bu doğrultuda değerlendirilerek çözüme kavuşturulması için Adalet Bakanlığı’nı, ulusal ve uluslararası hukuk ve insan hakları kurumlarını bu anlamda harekete geçmeye davet ediyoruz” diye konuştu.