Eğitim Sen, Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde öğrencilerden para toplanmasını protesto etti. Eğitimde sorunların katlanarak arttığı belirtilen açıklamada AKP’nin eğitim politikalarının “Kindar ve dindar nesil yetiştirme” hedefine uygun olarak sürdürüldüğü belirtildi.
Bu uygulamaların çocukların eğitim hakkını gasp ederek çocuk işçiliği teşvik ettiğine dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Başta Milli Eğitim bakanı olmak üzere, ilçe milli eğitim müdürleri ve okul müdürleri okullarda sağlıklı bir eğitim- öğretim faaliyetinin yürütülmesinin koşullarını oluşturmak için sorumluluklarını yerine getirmiyor, okulların zorunlu ihtiyaçlar bile karşılamıyor. Sabun, kağıt, hijyen malzemeleri bile öğrencilerden alınan bağışlarla karşılanıyor. İlçe milli eğitim müdürleri basının ve kamuoyunun önünde para toplandığını reddetse de eğitim maliyeti velilerin üstüne yıkılmıştır. Araç garantili köprü, yolcu garantili havaalanı, hasta garantili hastaneden sonra öğrenci garantili sosyal etkinlik projeleri dönemi başlamıştır. Artık çınarın gölgesini bile paraya çevirmeyi hedefleyen projelerle karşılaşmaktayız.”
Eğitimde gericileşmeye dikkat çekilen açıklamada şunlar vurgulandı:
“Siyasi iktidar sosyal etkinlikleri planlarken öğrencilerin ihtiyaçlarını, farklılıklarını esas almak yerine kendi ideolojik hedeflerini öncelemektedir. Değerler eğitimi adı altında öğrencilerin farklılıkları yok edilmekte, tek tipleştirme dayatılmaktadır”
MEB’in Ramazan ayı nedeniyle okulda yaptığı usulsüzlerin örneklendiği açıklamada “Ataşehir’de, Çınarın Gölgesinde adıyla Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yürütülen proje kapsamında Milli Sanat Tiyatrosunun oyununun okullarda öğrencilere izletilmesi ve izleyen izlemeyen bütün öğrencilerden para toplanması istendi” denildi.
Öğrencilerden para toplamanın kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi:
“*Okullarda bağış adı altında ya da proje adı altında para toplayan okul müdürleri ve buna göz yuman ilçe milli eğitim müdürleri derhal görevden alınmalı, bu durumu bilip de çözüm üretmeyen bakan istifa etmelidir.
*Tarikat, cemaat, vakıf ve derneklerle yapılan laik eğitim hedef alan protokoller iptal edilmelidir.
*Okullara bütçe gönderilerek çocukların sağlıklı bir ortamda eğitim almaları sağlanmalıdır.
*Öğrencilerimize beslenme ve ulaşım desteği verilmelidir.
*Okullarda farklı kimliklere sahip öğrencileri çeşitli dayatmalarla ötekileştiren, tek tipleştiren gerici etkinliklerden, laik, bilimsel kamusal eğitimi hedef alan uygulamalardan vazgeçilmelidir. Yaşasın parasız, demokratik, bilimsel ve laik eğitim mücadelemiz!”