Kobanê Davası 18. duruşmasının 5. Oturumu Sincan Hapishane Kampüsü’nde bulunan Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada Aynur Aşan devam ettiği savunmasını Kürtçe yaptı. Aşan şunları söyledi:
"Türkiye’deki bütün kurumlar doğrudan doğruya iktidara bağlanmıştır. İnsan hakları ve demokrasi bakımından bu ülkeyi geri bırakanlar bizler değiliz. Dolayısıyla bu ülkenin yaşamış olduğu sonuçlar iktidarın uygulamalarına bağlıdır. Siz de iktidarın bu yaptıklarına bağlı bir şekilde kararlarınızı veriyorsunuz. Yargı kurumun bu seviyeye getirenler bizler miyiz? Bu iktidarın yargı kurumuna dayattığı şeylerden ileri gelmektedir. 'Elinizi yargının üzerinden çekin' diyenler mi yargının bağımsız olmasını istiyor yoksa yargının üzerinde sürekli baskı kuranlar mı yargının bağımsız olmasını istiyor? Elinizi, dilinizi, gölgenizi bu davanın üzerinden çekin. Kobanê ve Gezi davaları ile kendi suçlarının üstünü örtmek istediler. Ondan dolayı bu dava stratejiktir ve bir amaç uğruna açılmıştır.”
“Anadilde savunma yapmam devleti mi parçaladı?”
Aşan Kürtçe yaptığı savunma için şu ifadeleri kullandı:
“Siz bana ‘Kitaplar okuyorsunuz, bu okuduklarınızı savunma olarak sunuyorsunuz’ dediniz ya benim savunmam kadına bakışımı, siyasete bakışımı, topluma bakışımı barındırıyor. Orada hakkımda bir şeyler yazılıyor ya, ben o değilim, ben buyum diye kendimi savunuyorum. Orada sıralamış olduğunuz iddiaların hiçbirini kabul etmiyorum, 38 kişinin öldürülmesini azmettirme, yüzlerce kişinin yaralanmasını azmettirme, şiddet yakma yıkma olaylarının hiçbirini kabul etmiyorum. Hazırlamış olduğum 120 sayfalık savunmamda siyaset içinde nasıl yer aldığım nasıl şekillendiğim yer alıyordu ama ona izin vermediniz. Eğer müsaade ederseniz savunmamı tamamlamak isterim. Kürtçe olduğundan dolayı çokça zaman aldı. Ben bir şekilde dezavantajlıyım. Anadilim burada benim için dezavantaj halini aldı. Anadilde eğitim hakkı isteme çabalarımız bile devleti parçalama konusu olarak yansımakta ve bu suçla yargılanıyoruz. Ben savunmamı kürtçe yaptım devlet parçalandı mı? devlet herhangi bir güvenlik sorunu yaşadı mı ama bu da devleti parçalama girişimim olarak yansıtılmaktadır.”
Aşan’ın ardından Av. Ali Bozan söz aldı. Sami Baran’ın beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğine dikkat çeken Bozan, Sami Baran’ın maddi gerçeklik ile bağdaşmadığını belirtti. Bozan devamında gizli tanık olarak dinlenen Merdan Rüstüovalıoğlu’nun da beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini ifade etti.
Heyet başkanı Bozan’ın konuşmasının ardından duruşmaya yarına dek ara verdi.