Kaypakkaya ve Dörtler anıldı

Katledilişinin 40. yılında İbrahim Kaypakkaya, “Kürdistan’ın enternasyonalist devrimcisi” Haki Karer, Kürt ulusal özgürlük mücadelesinin yolunu bedenlerini ateşe vererek aydınlatan Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Eşref Anyık ve Mahmut Zengin Ankara’da gerçekleştirilen eylem ve etkinliklerle anıldılar.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 19 Mayıs 2013
  • 09:50

Diyarbakır zindanında işkencelerle katledilişinin 40. yılında İbrahim Kaypakkaya, Antep’te bir kahvehanede katledilen “Kürdistan’ın enternasyonalist devrimcisi” Haki Karer, Kürt ulusal özgürlük mücadelesinin yolunu bedenlerini ateşe vererek aydınlatan Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Eşref Anyık ve Mahmut Zengin dün Ankara’da gerçekleştirilen eylem ve etkinliklerle anıldılar.

 

Komünistlerden söyleşi

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, BES Ankara 1 No’lu Şubede gerçekleştirdiği söyleşi ile devrim şehitlerini andı. Saat 15.00’te başlayan söyleşide Türkiye devrim tarihi kısaca özetlendi ve '71 devrimci çıkışı bu tarihin içinde anlamlandırıldı. Burjuva sosyalizminden, küçük burjuva sosyalizmine geçişin, aynı zamanda parlamentarizmden devrimci bir kopuşun örneği olan '71 devrimci çıkışı, dönemin toplumsal, iktisadi koşullarıyla birlikte değerlendirildi. Etkinlikte söz alan işçilerin soruları üzerine, tartışma sınıfın bilinçlendirilmesi, devrimci önderlik ihtiyacı gibi konular üzerinde derinleştirildi. Bu kapsamda 15-16 Haziran büyük işçi direnişi de tartışıldı. Sınıfın önderlik boşluğunu bireylerin değil, ancak sınıfın ideolojisinin temsilcisinin, devrimci sınıf partisinin karşılayabileceği belirtildi. Ayrıca '71 devrimci önderlerinin etkilendikleri ideolojiler eleştirel bir bakış açısıyla irdelendi. Bir işçinin “Denizler'in, Mahirler'in, İbolar'ın ilerici yanlarını alalım, onları analım, yaşatalım. Ancak Mahirci, Denizci, İbocu olmayı bırakalım” demesi üzerine Türkiye devrimci hareketinin aşamadığı yönler üzerine tartışmalar yapıldı. Denizler'in, Mahirler'in, İbolar'ın 40 yıl önce ortaya koydukları sınırlı ideolojik birikimin bugünün Türkiyesi'nde devrimci örgütler tarafından değiştirilemez kabuller olarak algılandığı ve bu durumun diyalektik materyalizme aykırı olduğu söylendi. BDSP tarafından gerçekleştirilen söyleşi devrim şehitlerini anma eylemlerine çağrı ile sona erdi.

 

Kaypakkaya, Haki Karer ve Dörtler selamlandı

18 Mayıs Cumartesi günü saat 18.30’da Kolej Meydanı'nda buluşan devrimci ve ilerici kurumlar Sakarya Caddesi'ne yürüyerek devrim şehitlerini andılar. Alınteri, BDP, BDSP, DHF, EHP, EMEP, ESP, Partizan, 78’liler Girişimi, SDP tarafından örgütlenen eyleme ODAK, Kaldıraç, İHD ve ÇHD destek verdi. Eylemde en önde İbrahim Kaypakkaya, Mazlum Doğan, Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan’ın fotoğrafları taşındı. Hemen arkasından ise örgütleyici kurumların imzalarının yer aldığı “Katledişinin 40. yılında İbrahim Kaypakkaya’yı, Haki Karer’i ve Dörtleri anıyoruz, sahipleniyoruz” şiarlı ozalit açıldı. Ozalitin arkasında örgütleyici ve destekleyici kurumlar temsili birer flamayla yer aldılar. Ayrıca “İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!” şiarlı pankartın yanı sıra Kaypakkaya ve Haki Karer’in siluetlerinin olduğu “Şehitlere devrim sözümüz var! Belki biz olmayacağız ama bu çelik aldığı suyu unutmayacak!” yazan pankartlar da taşındı. 300’ü aşkın kişinin katıldığı yürüyüşte Kaypakkaya, Karer ve Dörtler'in resimlerinin olduğu dövizler taşındı.

Ziya Gökalp Caddesi'nin trafiğe kapatıldığı yürüyüşte “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Kaypakkaya onurdur, onuruna sahip çık!”, “Dörtler yaşıyor kavga sürüyor!”, “Haki Karer ölümsüzdür!”, “Eşitlik, kardeşlik, Kürt ulusuna özgürlük!”, “Mahir, İbo, Deniz… Sürüyor sürecek mücadelemiz!” sloganları sıklıkla atıldı. Yürüyüşün ardından Sakarya Caddesi'ne gelindi ve burada bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Tarih, nice devrimcinin ve komünistin can bedeli sürdürdüğü mücadeleyle yazılmaya devam ediyor. Türkiye coğrafyası Karadeniz’i kızıla boyayan Mustafa Suphiler'den, darağacında boy veren üç fidana; Kızıldere’ye kanları karışan Mahirler'e; dağları mesken, zindanları mevzi kabul eden İbrahimler'e; Kürt ulusunun özgürlük ateşini bedeniyle harlayan Mazlumlar'a ve daha onlarca, yüzlerce, binlerce yiğit devrimci ve komünistin direnişine, savaşına tanıklık etti.”

Daha sonra İbrahim Kaypakkaya, Haki Karer ve Dörtler'in direnişleri anlatıldı ve katillerinin onlardan hala korktukları söylendi. Kaypakkaya’yı anmanın, onu anan türküler söylemenin yüzlerce yılı bulan cezalara denk geldiği ifade edilerek onlarca sanatçıya, aydına, öğrenciye, devrimciye bu yüzden açılan davalar olduğu belirtildi. Basın açıklaması her türlü baskıya rağmen Kaypakkaya ve tüm devrim şehitlerini anmanın onur olduğunun söylenmesiyle bitirildi.

Eylemin sonunda bugün Çorum’da gerçekleştirilecek mezar anmasına çağrı yapıldı.

Kızıl Bayrak / Ankara