Mitingin fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz...
Kartal Meydanı’nda “Açlık, yoksulluk, baskı, savaş, sömürü düzenine artık yeter” mitingi gerçekleştirildi.
Saat 12.00’da Başak İstasyon önünde toplanan kitle Kartal Meydan’a kadar yürüyüş gerçekleştirdi. İşçi Emekçi Birliği bileşenleri “Açlık, yoksulluk, baskı, savaş… Sömürü düzenine artık yeter!” ortak pankart arkasında yerini aldı.
BDSP “Ya barbarlık ya sosyalizm” pankartı ile katıldı. “NATO’dan çıkılsın! Tüm empryalist üsler kapatılsın!”, “Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği”, “Büyük Ekim Devrimi yol gösteriyor! Buz kırılmış yol açılmıştır”, “Filistin’de işgale son! İsrail ile tüm ilişkiler kesilsin!”, “Topyekün saldırlara karşı Genel grev, genel direniş” yazılı dövizler taşındı.
Sınıf devrimcileri bölgelerden alana gelirken otobüslerde yapılan konuşmalarda 19 Kasım’da katledilen TKİP üyesi Komünist işçi Alaattin Karadağ’ı andı.
Mitingde Alaattin Karadağ şahsında devrim şehitleri için saygı duruşu gerçekleştirildi. Saygı duruşu sırasında “Devrim şehitleri ölümsüzdür” ve “Alaattin Karadağ kavgamızda yaşıyor” sloganları atıldı. Enternasyonal marşının söylendiği saygı duruşunun ardından mitingi örgütleyen bileşenler adına ortak metin okundu.
“İşgal, grev, direniş” şiarını yükseltelim
Ekonomik krizin derinleştiği ve bunun emekçilere fatura edilmeye çalışıldığı ifade edilen açıklamada orta vadeli program teşhir edildi. Açıklamada asgari ücret, ocak zamları ve metal ve diğer işi kollarındaki TİS süreçleri işaret edilerek şunlar belirtildi:
“Buradan ülkenin dört bir yanındaki sınıf kardeşlerimize çağrımızı bir kere daha yineleyelim. Her fabrikayı, işletmeyi emeğimiz ve geleceğimiz için mücadele alanına çevirelim. Adımlarımızı daha hızlı ve kuvvetli atalım. Fabrika komiteleri kurarak, “işgal, grev, direniş” şiarını yükseltelim.”
Açıklamanın devamında AKP döneminde kazanılmış haklara dönük saldırganlık işaret edilerek sandık havale eğilimine dair şunlar belirtildi:
“Sınırlı olan söz, basın, gösteri, örgütlenme özgürlüğümüz yok edilmek isteniyor. Düzen muhalefeti ve sendika bürokratları bu saldırıları izlemekle yetiniyorlar. “Durun”, “bekleyin”, “sandıkta çözeceğiz” gibi nutuklar atarak, sınıf mücadelesinin gelişimini engelleyerek bu saldırılara ortak oldular, olmaya devam ediyorlar. Bizler biliyoruz ki; siyasal hak ve özgürlükler sokakta korunur ve mücadele ederek geliştirilir.”
“İşçilerin birliği halkların kardeşliği mücadelesini büyüteceğiz”
Cumartesi Anneleri’ne dönük saldırganlık, Gezi tutsakları ve avukatların tutuklanmasına değinilen açıklamada artan devlet terörü teşhir edildi. Kürt halkına dönük saldırganlık ve Rojava üzerinden estirilen savaş tamtamlarına değinilen açıklamada “İşçilerin birliği halkların kardeşliği mücadelesini büyüteceğiz” denildi. Filistin halkına dönük emperyalist-Siyonist işgale değinilen açıklamada şunlar ifade edildi:
“7 Ekim’den bu yana Türkiye limanlarından İsrail’e 300 civarında yük gemisi gitti, hala gitmeye devam ediyor. İsrail’le her türlü ilişkiyi kesmeyen Türk devleti ve bölge devletlerinin elinde Filistin halkının kanı olduğunu buradan bir kere daha ifade ediyoruz. İsrail’le askeri, siyasi, ticari, başta olmak üzere her türlü ilişki kesilmelidir.”
Emperyalist saldırganlığa dair şunlar ifade edildi:
“Etnik, dini çatışmaları derinleştiriyorlar. Bu saldırıların karşısında duran güçleri baş düşman ilan ediyorlar. Emperyalist saldırganlığa “artık yeter” diyoruz. Tüm emperyalist üslerin kapatılması, NATO’dan çıkılması için mücadelemizi büyüteceğiz.”
“İnsanlığı yıkıma sürükleyen kapitalist düzeni tarihin çöplüğüne atmaktan, işçi sınıfı ve emekçilerin sosyalist iktidarını kurmaktan başka kurtuluş yolumuz yok” vurgusu yapılan açıklamanın sonunda ise “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!, Yaşasın devrim ve sosyalizm!” denildi.
Söz direnen işçilerde
Ortak açıklamanın ardından bütün direnişçiler sahneye davet edildi. İBB direnişçisi Tülay Çal, Ataşehir Belediyesi’nde işten atılan işçiler, Asır Plastik işçileri, TGS üyesi Sputnik direnişçilerinin katıldığı mitinge Pekintaş direnişçileri mesaj iletti. Kürsüde göçmen işçilerin report edilme kaygısı ile söz alamadıkları ifade edildi ve sloganlarla selamlandı.
İlk olarak İBB direnişçisi Tülay Çal konuşma yaptı. İşten atılma sürecini anlatan Çal, boyun eğmeyeceğini ifade etti ve CHP’nin “değişim” söylemini eleştirdi.
TGS üyesi Sputnik direnişçileri adına yapılan konuşmada ilk olarak Siyonist İsrail’in saldırganlığı teşhir edildi. Sputnik’te süren grev süreci anlatılan konuşmada “Sputnik dinlemeyin” çağrısı yapıldı.
Asır Plastik işçileri direnme sürecini anlattı. İşçiler Ekmek ve Onur’un kendilerine sahip çıktığını belirterek haklarımızdan vazgeçmiyoruz dedi.
Emekliler adına yapılan konuşmada yaşam koşullarının ağırlığına dikkat çekildi ve “Emek mücadelesinden emekli olunmaz” denildi.
Ataşehir Belediyesi direnişçileri yaptıkları konuşmalarında dayanışma çağrılarını yaptı.
Kadın örgütleri adına yapılan konuşmada dünyanın pek çok farklı alanında direnen kadınlar selamlandı. Kadınların yaşadığı sorunların anlatıldığı konuşmada mücadeleden vazgeçilmeyeceği ifade edildi.
Gençlik örgütleri adına yapılan konuşmada ise barınma sorunu ve krizin gençlik üzerindeki etkilerinden bahsedildi. Yaşan intiharlardan bahsedilirken, düzenin yarattığı geleceksizlik üzerinde durulan konuşmada direnme ve örgütlenme çağrısı yapıldı.
Miting girişinde "Filistin'den Rojava'ya direnen halklar kazanacak! Birleşik İşçi Hareketi" dövizi polis tarafından engellenme istendi.
Miting sırasında hava koşullarından kaynaklı elektirik kesintisi yaşandı.
“İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm”, “Direne, direne kazanacağız”, “Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği”, “Göçmen cinayetleri politiktir” sloganlarının atıldığı miting konuşmların ardından sonlandırıldı.
Mitingi örgütleyen bileşenler şu şekilde:
“Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Birleşik İşçi Hareketi, Birleşik İşçi Kurultayı, DEV TEKSTİL, Dostluk ve Kültür Derneği, Halkların Demokratik Kongresi, İşçinin Kendi Partisi, Kaldıraç Hareketi, Komünist İşçi Hareketi (Söz ve Eylem), KÖZ, Proleter Devrimci Duruş, Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası, Yeni Dünya İçin Çağrı)”
Kızıl Bayrak / İstanbul