1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle İstanbul’daki Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda bugün binden fazla kişinin katılımıyla miting gerçekleştirildi.
Miting için gelenler saat 14.00’e doğru Dikilitaş’taki arama noktasından geçerek kortejler oluşturdu. HDP’nin ağırlığını oluşturduğu kortejler buradan itibaren sloganlarla Bakırköy Özgürlük Meydanı’na yürüdü. Taşınan pankartlar ve atılan sloganlarda barış talebi vurgulandı.
İki arama noktasından daha geçerek alana ulaşan kurumlar sahneden selamlanırken saat 16.00’ya doğru miting programı saygı duruşuyla başladı. Sonrasında sırasıyla tertip komitesi ve kurum temsilcileri sahneye çıkarak kitleyi selamladı.
“Savaşların kaynağı kapitalizmdir”
Devamında Türkçe ve Kürtçe olarak ortak metin okundu. “Savaş kötüdür ve iyi savaş diye bir şey yoktur” ifadeleriyle başlayan açıklamada ırkçılık, mezhepçilik, ilhaklar, kadın üzerindeki erkek egemenliğinin de devam ettiği kaydedilerek savaşların getirdiği yıkıma değinildi. İnsanlığın büyük çoğunluğunun açlık çektiği, işsizliğin devasa boyutlara ulaştığı günümüzde, silahlanmaya devasa bütçeler ayrıldığına dikkat çekilen açıklamada, iki büyük emperyalist paylaşım savaşının da sermayenin krizden kurtulması adına çıktığı hatırlatıldı. Yeni bir kriz ortamında yeni paylaşım savaşına gidildiği, faşizm, siyasal gericilik, ırkçılık ve dinciliğin yeniden yaygınlaştığı, sorumlusunun kapitalizm olduğu vurgulanan açıklamada Ortadoğu’nun bunun sonuçlarını yaşadığı ifade edildi.
Türkiye’deki tek adam rejiminin içeride ve dışarıda başvurduğu savaş politikalarını varlık sebebi saydığı belirtilen açıklamada, Cumartesi Anneleri’ne dönük hedef gösterme ve polis saldırıları kınandı. Türkiye’nin hem kendi içinde hem de komşularıyla savaş halinde olduğu, silahlanmaya 40,4 milyar TL ayırdığı kaydedilen açıklamada, krizsiz ve savaşsız bir dünyanın mümkün olduğu, bunun yolunun da çalışıp üretenlerin örgütlenip mücadele etmesiyle gerçekleşeceği belirtildi.
“Katliamlar siyasi saldırılardı”
Mitingin devamında Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri, Suruç ve 10 Ekim Derneği ile Gezi Şehit ve Gazileri Platformu adına birer kişi sahneye çıkarak konuşma yaptı. Cumartesi Anneleri adına Hanım Tosun ve Barış Anneleri adına konuşan Bedia Gökgüz, barış isteklerini vurguladı. Suruç Aileleri İnisiyatifi adına konuşan Murat Budak mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.
10 Ekim Derneği adına Erdoğan Tedik tarafından yapılan konuşmada, 5 Haziran’da Diyarbakır, 20 Temmuz’da Suruç, 10 Ekim’de Ankara’da gerçekleşen katliamların siyasi saldırılar olduğu, savaşın silah tekellerinin çıkarına olduğu ifade edildi. 10 Ekim Katliamı’na ilişkin davanın, kimi tetikçilere ağır hapis cezaları verilerek sonlandırılmasına karşın, yaralıların üzerine gaz bombası atan, ambulansların geçişini engelleyen polislerin ve başka sorumluların yargılanmadığına dikkat çekildi. Sonrasında Gezi Şehit ve Gazileri Platformu adına konuşan Volkan Kesanbilici, alanların özgürleştirileceğine olan inanç ifade edilerek, katledilenlerin ailelerinin acılarının ortak olduğu vurgulandı.
Grup Vardiya’nın sahne almasıyla devam eden mitingde, Zeytinburnu Belediyesi’nden atıldığı işi için direnen taşeron işçisi Kenan Güngördü konuştu. Baskılara karşın mücadelenin süreceğini vurgulayan Güngördü barış için mücadelenin önemine değindi. Sahneye çıkan HDK Eşsözcüsü Onur Hamzaoğlu, savaşların son bulması gerektiğini ifade etti. HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Cumartesi Anneleri’ne dönük saldırıyı kınadı. Öcalan’ın tecridi, “çözüm süreci”nin sonlandırılması başlıkları üzerinde duran Temelli siyasi tutsakları selamladı.
Temelli’nin konuşmasının ardından miting Bajar’ın sahne almasıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul