TİP: “İktidar hedef gösterdi, tetikçiler sahneye çıktı”
Türkiye İşçi Partisi (TİP), saldırının AKP iktidarının hedef göstermeleri sonucu gerçekleştiğinin altı çizerek “İktidar hedef gösterdi, tetikçiler sahneye çıktı…HDP'nin yanındayız” dedi. TİP’in açıklamasında şunlar ifade edildi:
“HDP İzmir il binasına yapılan saldırı ve bir çalışanın öldürülmesi iktidarın açık bir provokasyonudur. Bu alçak saldırıyı kınıyor, saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz'ın yakınlarına ve HDP'li dostlarımıza baş sağlığı diliyor, acılarını paylaşıyoruz. HDP'ye kapatma davası açtıran, birkaç hafta önce kürsüden tüm muhalefete 'Bunlar daha iyi günleriniz' diyen iktidar ve ortakları, hakaretler ve tehditler savuran İçişleri Bakanı bu olayın azmettiricileridir. Mafya-medya-iktidar ağında ortaya saçılan pisliklerin gerçekliği bugünkü saldırıyla bir kez daha açığa çıkmıştır. İktidar hedef göstermiş, tetikçiler görevlerini yerine getirmiştir. İktidarın kirli eylemlerine ve gözdağına teslim olmayacağız. Saray Rejimi'nin karanlığını yıkmakta kararlıyız. Eşitlikten, özgürlükten, adaletten, kardeşlik ve barıştan yana olanlar olarak omuz omuza mücadelemizi sürdüreceğiz.”
DBP: “Fail bellidir”
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), “Baskılarla, gözaltılarla ve tutuklamalarla susturamadıklarını; katliam girişimi ve saldırılarla sonuç alabileceklerini sanıyorlar! Polis ablukasındaki HDP il binasına silahlı saldırı olabiliyorsa bunun faili bellidir!” dedi
Halkevleri: “Faşizm yenilecek direnen halklar kazanacak”
Halkevleri, “İzmir’de HDP’yi hedef alan saldırıda parti çalışanı Deniz Poyraz katledildi. Tüm HDP’li dostlarımızın başı sağolsun. Faşizmin saldırılarını ülkemizdeki bütün ilerici halk güçleri ile birlikte göğüsleyeceğimizi bir kez daha ilan ederiz. Faşizm yenilecek halk kazanacak” diye belirtti.
TKP: “Bu karanlığı yırtıp atacağız”
Türkiye Komünist Partisi (TKP), saldırının sorumlusunun iktidar olduğuna işaret ederek, “Bir kez daha bu ülkede katillerin aklanmasına izin vermeyeceğiz, bu karanlıktan örgütlülük ve dayanışmayla çıkacağız. Bu karanlığı yırtıp atacağız” ifadelerini kullandı.
ESP: “HDP’yi savunalım, faşizmi yenelim!”
ESP, “AKP-MHP faşizmi içinde debelendiği rejim krizini siyasi suikastlarla aşma hesabı yapıyor.” ifadelerini kullandığı açıklamada, şunları belirtti:
“Yolsuzluk, uyuşturucu ticareti, kadın düşmanlığı gibi suçlarının, IŞİD çetelerine gönderdiği silahların bizzat işbirlikçisi çeteci Sedat Peker tarafından açıklanmasının ardından yaşadığı krizi iç savaş provası ile örtbas etmeye çalışıyor. Gazi katliamının sorumluları bugün de HDP İzmir il binasında Deniz Poyraz arkadaşımızı katlederek, parti binasını ateşe verdi. Bu saldırının AKP- MHP faşizmi tarafından görevlendirildiği ortadadır. Kobane serhildanının kumpas davası ile gölgelendirmeye çalışıldığı saatlerde doğrudan devlet kontrolünde gerçekleşen bu katliam, ezilenlerin, emekçilerin, kadınların, halklarımızın direnişini ve politik özgürlük mücadelesini bastırmanın kirli ve kanlı provasıdır. Bugün HDP’ye sahip çıkmak faşizmin iç savaş politikasına itiraz demektir. Gün; faşizmin saldırganlığına, iç savaş politikalarına, ezilenlerin, gençlerin ve kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini kanla bastırma siyasetine karşı gün HDP’yi sahiplenme, antifaşist birleşik mücadeleyi kuşanma ve sokaklara çıkma günüdür. Tüm devrimci demokratik kamuoyunu ve halkımızı hesap sormaya, HDP etrafında kenetlenmeye ve faşizmin saldırganlığına ‘Dur’ demeye çağırıyoruz.”
SOL Parti: Hedef göstermenin ve düşmanlığın sonucu
SOL Parti’den yapılan açıklamada, “HDP İzmir il binasına yapılan saldırıyı kınıyoruz” denilerek, “Bu saldırı, HDP’yi hedef gösteren nefret ve düşmanlık dilinin bir sonucudur. Birarada yaşamı tahrip eden etnik ayrıştırmaya, baskı ve saldırılara karşı kardeşlik için omuz omuza” görüşlerine yer verildi.
EMEP: Alçakça bir provokasyon
EMEP, “Bu saldırı alçakça bir provokasyondur ve en sert şekilde kınıyoruz” dediği açıklamada,
“Tetikçinin kim olduğundan öte nereden güç aldığı ve hangi siyasal iklime sırtını dayadığı sorgulanmalıdır” ifadelerini kullanarak, saldırı öncesinde HDP’yi hedef alan uygulamalara dikkat çekti. “Bu nefret iklimini oluşturanlar elbette göz göre göre gelen provokasyonların da sorumlularıdır” denilen açıklamada, şunları dile getirdi:
“Tek adam yönetimi HDP üzerinden aslında bütün toplumsal mücadele dinamiklerini kriminalize etmeye çalışmaktadır. Çete-mafya düzeninin ülkeyi ne hale getirdiği bu vahim olayla birlikte düşünülmelidir. Tek merkezden ve topyekûn gerçekleşen bu tür saldırı ve provokasyonlara karşı emek ve demokrasi güçleri dayanışmayı büyütmelidir. Çünkü aslolan halkın iş, ekmek, özgürlük, demokrasi ve adalet talepleridir. Sadece tetikçi değil saldırıya azmettirenler de bulunmalı, bu karanlık tezgâh açığa çıkarılmalı, tüm sorumlular yargılanmalıdır.”
TÖP: “Hepiniz yargılanacaksınız”
TÖP tarafından yapılan açıklamada, “7-24 polis gözetiminde tutulan HDP İzmir İl Binası’na yönelik düzenlenen alçakça saldırıda HDP çalışanı Deniz Poyraz katledildi, parti binası ateşe verildi. Belli ki içerisine düştükleri bataklıktan kurtulmaya çalışanlar, halkı ve halkın siyasal temsilcilerini hedef alarak yürümekten medet umuyorlar.” denildi. Devamında şu ifadelerle saldırının sorumlusunun dinci-faşist iktidar olduğunun altı çizildi:
“Biliyoruz katilin gözaltına alınması yeterli değildir, esas failler ve azmettiriciler bellidir ve hala kol geziyorlar. Suçlu, ayakta kalabilmek için şiddeti serbest bırakan, hedef göstererek katliamlara yol açan iktidar koalisyonudur. Kurdukları mafya düzeni ve işledikleri suçları örtmek için bu tür saldırılara başvuruyorlar.
“Bilinmelidir ki, HDP’ye yönelik saldırılar tümüyle demokratik, toplumsal muhalefetedir. Bu yüzden hep birlikte HDP’ye sahip çıkıp, HDP’yi savunmalıyız, bu saldırı hepimizedir.”