Alevi örgütleri özelde Hacı Bektaş Veli anma etkinliklerine dair yaşananlara, genelde ülkede yaşanan saldırılara tepki göstermek için Hacıbektaş türbesi önünde toplandılar. Yaptıkları basın açıklamasıyla yaşanan sürece dair görüşlerini, Alevilerin hak ve özgürlüklerine ilişkin taleplerini dile getirdiler.

Bir Alevi dedesinin okuduğu açıklamada Alevilik düşüncesine dair şu ifadeler kullanıldı: “Alevilik tüm özelliklerinin yanı sıra, yaşamaya ve yaşatmaya, sınırsız ve sınıfsız dünya inancına sahip olmaktır. Alevilik, her şeyden önce kendi tarihine, dava için canını vermiş şehitlerine, insanlık ve geleceğe karşı sorumluluk duyabilmektir. Tarihine, geleceğine, şehitlerine ve Aleviliğe karşı bir sorumluluk hissetmeyenlerin kelimenin gerçek anlamıyla Alevi kimliğini koruma, geliştirme diye bir derdi yoktur, olmamıştır. Ne tarihte ne günümüzde olumlu bir misyon üstlenmeleri mümkün değildir.”

Devlet Aleviciliğinin eleştirildiği açıklama şöyle devam etti: “Devletin Alevisi olmak kirlenmedir. Kimliğimizin kirlenmesidir. Kültürel çürümedir. Mücadelemizin dejenere edilmesidir. Şehitlerimize, Pir Sultanlara, baba İshaklara karşı saygısızlıktır. Hünkar Hacı Bektaş felsefesini yok saymaktır. Giderek bir kültürel çürümeye dönüşen bu süreci besleyen kişiliklerin tarihteki yerleri hep Yezidin, Yavuz’un yanı olmuştur.”

Basın açıklamasının sonunda Alevilerin ortak talepleri şu şekilde sıralandı: “Zorunlu din dersleri uygulamasına son verilmelidir. Cemevlerinin Alevilerin inanç merkezi olduğu gerçeği kabul edilmelidir. Alevilere yönelik ayrımcılığa son verilmelidir. Alevilere yönelik nefret söylemi son bulmalıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır. Alevi köylerine zorla cami yapılmasına son verilmelidir. Madımak Oteli utanç müzesi olmalıdır. Yaşanan tüm katliamlar araştırılmalıdır. Devlet katliamlarla yüzleşmeli ve özür dilemelidir. Kömür madeni, taş ocakları vb. bahanelerle Alevilere ait kadim topraklara zarar verilmemelidir.”

Basın açıklaması öncesinde sohbet ettiğimiz Alevi emekçiler, şenliğin Ekim ayına ertelenmesine ve Hacı Bektaş Veli anma etkinliklerinin devlet denetimine alınmasına prim veren yönetim anlayışına tepki gösterdiler. Yaklaşık iki yüz kişinin katıldığı basın açıklamasına BDSP de destek verdi.

Kızıl Bayrak / Hacıbektaş