AKP-MHP iktidarı yağma-talan pratiklerine bir yenisini ekledi. Bursa’nın Orhangazi ilçesine bağlı Heceler köyünde İznik Gölü’ne 400 metre mesafede, temel atma töreninin ekim ayında gerçekleştirildiği zeytinyağı fabrikasının inşaatı, ÇED raporu alınmadan tamamlandı. Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nde ‘ÇED gerekli değildir’ ya da ‘ÇED olumlu’ kararı alınmadıkça projelerle ilgili teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemeyeceği, proje için yatırıma başlanamayacağı ve ihale edilemeyeceği belirtiliyor. Tesise inşaat ruhsatı, Orhangazi Belediyesi tarafından verildi.
AB Katılım Öncesi Kırsal Kalkınma İçin Yardım Programından (IPARD) hibe destekli Olea Armunia Zeytinyağı Üretim Tesisi, AKP’li Belediye Meclisi üyesi Murat Evke’nin kızı Ebru Evke’ye ait. 7 Ocak’ta ÇED süreci başlatılan tesisin proje tanıtım dosyasında inşaat aşamasının tamamlandığı ifade ediliyor. Yönetmelikte, ‘ÇED olumlu’ kararı alınmaksızın başlanan faaliyetlerin Bakanlıkça, “ÇED gerekli değildir” kararı alınmaksızın başlanan faaliyetlerin ise mahallin en büyük mülki amiri tarafından süre verilmeksizin durdurulacağı belirtiliyor.
Nazım İmar Planı’na ve kanuna aykırı
Gazete Duvar’da yer alan Pelin Akdemir’in haberine göre tesis, ayrıca konumu itibariyle 1/25 000 ölçekli İznik Gölü Nazım İmar Planı’na göre 700 metre kısa mesafeli koruma alanında bulunuyor. İznik Gölü Nazım İmar Planı’nın özel hükümlerinde; ‘Turizm, iskan ve sanayi yerleşmelerine izin verilemez’ ve ‘Çöp ve moloz birikintisine izin verilemez’ ifadeleri yer alıyor.
Tesisin inşası, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu’nun 13. Maddesi'nde yer alan ‘Mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri, tarımsal üretim amacı dışında kullanılmaz’ ifadesine de aykırı bulunuyor.
Valilik inşaatın durdurulması başvurusuna yanıt vermedi
Bursa Barosu Çevre Komisyonu üyesi Avukat Erol Çiçek, tesisin 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği, 1/25 000 Ölçekli İznik Gölü Nazım İmar Planı'na aykırı olduğu gerekçesiyle, Bursa Valiliği’ne inşaatın durdurulması ve İmar Kanunu gereği yapılan kısımların yıkılması için başvuruda bulundu. Dilekçeye 60 gün boyunca cevap verilmemesi üzerine Av. Çiçek, valiliğin örtülü red işleminin çok ivedi yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Bursa 1. İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Dava süreci devam ediyor.
“Yasa dışı bir faaliyet görmezden geliniyor”
“Bu kadar hukuk ve yasa tanımazlığın nedeni nedir? AKP'li olmak insanı bu ülkede diğer yurttaşlara uygulanan kurallardan muaf mı tutuyor? Onların yasal-cezai dokunulmazlığı mı var?” diye konuşan Avukat Erol Çiçek, şu ifadeleri kullandı:
“Yasaları uygulamayan devlet kurumları bu cesareti nereden alıyor? Bu yatırım, AB Katılım Öncesi Kırsal Kalkınma İçin Yardım Programından (IPARD) hibe desteği de almıştır. Programın amacı tarım sektörünü ve kırsal alanları daha sürdürülebilir hale getirmek. İznik Gölü sulak alanı tampon bölgesinde, üstelik benzer tesisler için verilmiş mahkeme kararları da ortadayken, tam aksine birinci sınıf tarım ve özel ürün (zeytin) arazisinde yasa dışı bir faaliyet olarak, görmezden gelinmektedir.”
“Çöp ve moloz dökmek bile yasakken fabrika nasıl kuruluyor?”
Bursa Büyükşehir Belediyesi şubat ayı meclis toplantısında konuyu gündeme getiren İyi Parti Bursa Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Hüdayi Demir, tesisin İznik Gölü’ne 400 metre mesafede yani kısa mesafeli koruma alanı içerisinde bulunduğunu hatırlattı. Demir, tesisin plan ve yönetmeliklere aykırı şekilde yapıldığını şu sözlerle aktardı:
“Birincisi; İznik Gölü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 13 Ağustos 2018 tarihli 142628 sayılı oluru ile ulusal öneme haiz sulak alan olarak tescil edilmiştir. Bu konuda sulak alanların korunması yönetmeliği çıkarılmış. İki; 2020 yılında çıkarılan 1/100 000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’na da aykırı yapılan iş. Üç; İznik Gölü Nazım İmar Planı’nın özel hükümlerinde, çöp ve moloz dökmek bile yasak iken bu yağ fabrikası buraya nasıl kuruluyor? Dört; İznik Gölü stratejik su kaynağı ilan edilmiştir. Buna da uymuyor. Ayrıca Devlet Su işleri, Orhangazi Ovası’nı yeraltı suyu işletme sahası ilan etmiş. Onun hükümlerine de aykırı. Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu’na da aykırı”
Şikayetler üzerine dosyayı iki kez incelediğini belirten Demir, tesise ÇED raporu olmadan ve tarım görüşü olumsuzken, 1/100 000 ölçekli plana dayanarak ruhsat verildiğini söyledi. ‘ÇED raporuna gerek yoktur’ yazısının 4 Şubat’ta geldiğinin söylendiğini kaydeden Demir, “İznik Gölü’nü korumak için çabalarken neden bu kötülükleri yapıyoruz?” dedi.
“Tüm yasal ruhsat ve süreçler tamam”
Büyükşehir ve Nilüfer Belediyesi’nde Belediye Meclis ve İmar Komisyonu üyesi olan Murat Evke, Hüdayi Demir’e şöyle yanıt verdi:
“Tarım amaçlı yapılan bir bina. Tüm yasal ruhsat ve süreçleri tamam. En ufak bir eksiği yok. Tarım görüşü de alınmış. Her şey ruhsat dosyasında mevcut. Orada ailecek sahip olduğumuz zeytinlikler ile tarımı desteklemeye devam edeceğiz. Benim üzerimden ne partimi ne başkanımı çevre düşmanı göstermeye kimsenin hakkı yok. Acaba o bölgede kurulu olan diğer yağ tesislerinin ÇED raporu var mı yok mu? Bu bir zeytin projesidir.”