Sermaye devleti halihazırda fiilen uyguladığı fişleme ve kişisel veri toplama uygulamalarına yasal zemin hazırlıyor. MİT, polis ve jandarmanın, kişilere dair her türlü bilgi toplamasının önünü yasal olarak açacak olan ‘Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı’, Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı.
İlgili tasarı, geçen yıl TBMM’ye sunulduğu haliyle yasalaşırsa; polis, jandarma ve MİT; telefon numaraları, parmak izi, genetik kod, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları ile aile bilgileri gibi kişisel verilere engelsiz bir şekilde ulaşabilecek. Bu kurumlar, kanun hükümlerine tabi olmaksızın, “istihbari faaliyet” çerçevesinde, kişisel verileri işleyebilecek. Ayrıca kimlik bilgileri, telefon numaraları, motorlu taşıt plakası, e-posta adresi, etkileşimde bulundukları kişiler, grup üyelikleri, aile bilgileri, sağlık durumları kişisel veri kapsamında kaydedilebilecek.
Yine ilgili yasa çerçevesinde Avrupa Polis Teşkilatı ile bilgi belge değişimi için operasyonel işbirliği gündeme gelecek. AB’nin ceza hukuku alanında yargısal işbirliğini sağlayan kurumu EUROJUST ile de sınır aşan organize suçlar için operasyonel işbirliği yapılabilecek.
MİT’e sınırsız yetki
MİT, jandarma ve emniyete her türlü kişisel veriyi toplama ve işleme yetkisi verilecek. Bu kurumlar, adli soruşturma dışında istihbari faaliyet çerçevesinde “kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini mezhebi veya diğer inançları, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı veya cinsel hayatı vb.” özel nitelikli kişisel verileri de işleyebilecek.