Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı'nda yaptıkları oturma eylemiyle gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren'in akıbetini sordu. Eylemde yapılan konuşmada Yüksekova'daki kayıp yakınlarının da oturma eylemine geçeceği ancak sokağa çıkma yasağı nedeniyle eylemi yapamadıkları aktarıldı. Cizre, Silvan, Nusaybin'de evlerin devlet tarafından bombalanıp, sivillerin öldürüldüğüne dikkat çekildi.
Gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır'ın abisi Mikail Kırbayır eylemde yaptığı konuşmada “12 Eylül faşist darbesiyle insanlar evlerinden devletin kolluk güçleri tarafından alınarak, devletin zimmetindeyken öldürüldü. Mezarları bile yok. Biz kemiklerini ararken toptan öldürmeler başladı” dedi. İnsanların katledilen yakınlarının cenazeleriyle aynı evde yaşamak zorunda kaldıklarını belirtti.
Kırbayır'ın ardından konuşan kayıp Hayrettin Eren'in kardeşi Faruk Eren, “Abim 35 yıl önce gözaltına alındı, hala gözaltında. Bu devletin mezarla, ölüyle problemi var” dedi. Kendilerine abisinin mezarını vermedikleri gibi mezarlıkların da bombalandığını, öldürülen gençlerin zırhlı araçların arkasında sürüklendiğini belirtti.
Hayrettin Eren'in yakını İkbal Eren de konuşmasına Hayrettin Eren'in annesinin selamlarını ileterek başladı, hasta olduğu için gelemediğini belirtti. “Mezarımız olmadığı için yasımızı bitiremedik” diyen Eren, 5 tanık bulunmasına rağmen açtıkları davaların reddedildiğini söyledi. Davutoğlu'nun seçimden önce yaptığı “Beyaz Toros” tehdidine değinerek, beyaz Toros'ları kullananların yargılanmasını istediklerini ifade etti. Eren konuşmasını “Kayıpları unutmayacağız, unutturmayacağız” diyerek bitirdi.
Konuşmalardan sonra haftanın basın açıklamasını Banu Güven okudu. Açıklamada Hayrettin Eren'in 21 Kasım 1980 tarihinde gözaltına alındığı, gözaltına alınırken kullandığı arabanın ve Hayrettin Eren'in Gayrettepe'deki Siyasi Şube'de görülmesine rağmen gözaltına alındığının reddedildiği belirtildi. Hayrettin Eren'le aynı operasyonda gözaltına alınan 8 kişinin mahkemeye çıkarıldığı, Hayrettin Eren'in ise Gayrettepe Siyasi Şube'de 8 günlük işkencenin ardından öldürüldüğü ifade edildi. Hayrettin Eren'in gözaltında kaybedilmesiyle ilgili suç duyurusu yapılmak istenen savcının ise aileye “Size inanıyorum ama bu davayı açarsam meslek hayatım biter” dediği aktarıldı. Hayrettin Eren'in öldürülmesinin sorumlularının Kenan Evren, dönemin İstanbul emniyet müdürü, Siyasi Şube Müdürü, Siyasi Şube Müdür Yardımcısı ve Hayrettin Eren'e işkence yapan timin şefi Fikret Işınkaralar olduğu belirtildi.
Eyleme Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan da katıldı.
Kızıl Bayrak / İstanbul