15 Temmuz darbe girişiminden sonra kurumlarında yeniden düzenleme ve tasfiye operasyonları yapan sermaye devleti, istihbarat kurumlarının yapısında da değişikliğe gidiyor. Su yüzüne çıkan devlet krizini daha fazla baskı ve merkezileşmeyle örtmeye çalışan sermaye iktidarı, ezilen ve sömürülen sınıflar üzerindeki egemenliğini de pekiştirmeyi amaçlıyor.
Burjuva medyada yer alan haberlere göre istihbarat iç ve dış olarak ayrılırken, “15 Temmuz darbe girişimi öncesindekine benzer bir zafiyet ortaya çıkmaması” iddiasıyla cumhurbaşkanının gözetimine bırakılacak. İstihbarat birimlerinin başbakanla da doğrudan irtibatlı olacağı belirtilirken düzenlemenin kanun hükmünde kararname (KHK) ile yapılacağı ifade ediliyor.
Yeni düzenlemeye göre Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) yurt dışına yönelik çalışacağı, iç istihbarat için ise MİT'e benzer yeni bir kurumun oluşturulacağı söyleniyor. Yeni iç istihbarat kurumunun müsteşarlık veya genel müdürlük düzeyinde olacağı belirtiliyor.
Jandarma, polis ve genelkurmay ile kuvvet komutanlıkları bünyelerindeki istihbarat dairelerinin korunacağı belirtilirken bunların birbirleri ve yeni kurulacak "İç Güvenlik ve İstihbarat Kurumu" ile bağlantılı olacağı ifade ediliyor.
Yine iç ve dış istihbarat kurumlarının bağlanacağı bir çatı kurumun kurulması düşünülüyor.