Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzalayan akademisyenlerin yarın görülmeye başlanacak davaları öncesi açıklama yaptı. Saat 11.00’de Cağaloğlu’ndaki İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) yapılan açıklamaya, birçok ülkeden sendika ve kurum temsilcileri de katılarak dayanışma mesajlarını iletti.
Akademisyenlere linç kampanyası, soruşturma, ihraç ve tehditler
Toplantıda ilk olarak Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan tarafından basın açıklaması okundu. 11 Ocak 2016’da yayınlanan bildirinin ardından akademisyenler hakkında tek tek dava açıldığı belirtilen açıklamada, devlet yetkilileri, yandaş medya ve Sedat Peker gibi çeteciler tarafından bildirinin ardından başlatılan linç kampanyası hatırlatıldı. Buna karşın bin 128 imzalı bildirinin imzacı sayısının 2 bin 212’ye çıktığı ifade edildi. 14 Ocak’ta Hakkari’de başlayarak sonraki gün başka illere yayılan, imzacı akademisyenlerin gözaltına alınması sürecine değinilen açıklamada, YÖK’ün de rektörlere zaman geçirmeden soruşturma açma talimatı verdiği ifade edildi. YÖK’ün 4 Şubat 2016’da ÖYP’li araştırma görevlilerini daha öğrenimleri bitmeden kadrolarının bulunduğu üniversitelere dönmeye zorladığı ifade edilen açıklamada 14 Mart 2016’da üç akademisyenin tutuklandığı hatırlatıldı. 20 Temmuz 2016’da akademisyenler hakkında disiplin dosyalarının “kamu görevinden çıkarma” talebiyle YÖK’e gönderildiği ancak Danıştay’ın YÖK’ün bu konuda yetkisiz olduğuna hükmettiği ifade edilen açıklamada, ifade özgürlüğü önünde engellerin ve akademisyenler üzerindeki baskının sona ermesi istendi. Açıklama Barış İçin Akademisyenler’in davalarının takip edilmesi çağrısıyla sona erdi.
“‘80 darbesi yönetiminde bile daha az baskı vardı”
Açıklamanın okunmasının ardından TTB Başkanı Raşit Tükel ve SES Eş Genel Başkanı Gönül Erdem konuştu. Konuşmalarda savaş ve çatışmaların halk sağlığını etkilediğini belirterek, ‘barış’ talebini yinelediler.
İhraç edilen akademisyen Özgür Müftüoğlu’nun ardından konuşan Gencay Gürsoy, 1984’te ‘Aydınlar Dilekçesi’ adıyla anılan belgeyi imzalayanlara da davalar açıldığını, ancak bugünkü baskıların, askeri yönetim dönemindekinden daha ağır olduğunu ifade etti.
Uluslararası dayanışma açıklamaları
Toplantının devamında akademisyenlere destek amacıyla yurt dışından gelen temsilciler konuştu. Bu bölümde Köln Belediye Meclisi, Köln Üniversitesi Öğrenci Senatosu, Fransa’da akademisyenlerle dayanışma amacıyla kurulan bir dernek, Eğitim Enternasyonali Avrupa Bölge Örgütü (ETUCE), Birleşik Krallık Üniversite ve Kolej Sendikası (UCU), Danimarka’dan Okul Öncesi ve Gençlik Eğitimcileri Sendikası, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası ve İspanya Eğitim Çalışanları Sendikası adına konuşmalar yapıldı. Tüm konuşmalarda dayanışma duyguları ifade edildi. Köln’den gelen temsilciler, Rheinmetall firmasının, Türkiye’ye tank ürettiğini ifade ederek, Almanya’nın da kirli savaşta payı olduğuna dikkat çektiler ve ortak mücadele vurgusu yaptılar.
Kızıl Bayrak / İstanbul