10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu AYM’nin 10 Ekim Katliamına dair verdiği karara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Anayasa Mahkemesi 16 Mayıs 2024 tarihinde gerekçeli kararını açıklamış; Mülkiye Müfettişlerinin raporuna rağmen kamu görevlileri hakkında soruşturmaya izin vermeyen Valiliği, soruşturma açmayan Ankara Savcılığını haklı bulmuştu.
AYM; 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’nun 2016 senesinde katliamda sorumluluğu olan emniyet müdürleri hakkında yaptığı başvuru hakkında “açıkça dayanaktan yoksun” dedi.
10 Ekim Katliamı Davası Avukat Komisyonu’nun konuya ilişkin açıklamasında AYM’nin kararına tepki göstererek şunları ifade etti:
“Anayasa Mahkemesi de Devletin katliamdaki sorumluluğunu ortaya koyan delilleri inkâr edenler ittifakına katıldı!
16 Mayıs 2024 tarihinde gerekçeli kararını açıklayan Anayasa Mahkemesi, 2016 yılında Mülkiye Müfettişlerinin raporuna rağmen kamu görevlileri hakkında soruşturmaya izin vermeyen Valiliği, soruşturma açmayan Ankara Savcılığını haklı buldu.
Anayasa Mahkemesi 9 grup altında incelediği başvuruda;
Yakınını kaybeden ya da yaralanan bir grup başvurucunun, sunulmuş bütün raporlara rağmen katliamda zarar gördüklerinin tam anlaşılamadığına,
Bir grup için, hiç verilmemiş bir karara itiraz etmedikleri iç hukuk yollarının tüketilmediğine,
Bir grup için olmayan bir hukuk yoluna başvurmadıkları için iç hukuk yollarının tüketilmediğine,
Doğrudan hedef alınan bir grup için hedef olup olmadıklarının kesin olmadığına,
Hayatını kaybedenlerin ölümlerinde sağlık hizmetinin gecikmesi ya da alana gaz sıkan polislerin sorumluluğunun olup olmadığının tam olarak anlaşılamadığı için ‘açıkça dayanaktan yoksun’ olduğuna gibi hukuka, mantığa ve vicdana sığmayacak bir karar verdi.
Başvurudan 8 yıl sonra verilen, usulü olduğu iddia edilen ve açıkça gerçeğe aykırı gerekçelerle kabul edilemez bulunan bu kararla başvurucuların mağdur olduğu inkar edildi, idari ve adli yargıdaki bütün aşamalar çarpıtıldı ve sonuç olarak 10 Ekim Ankara Katliamı, öncesi ve sonrası aklandı.”
AYM kararının kabul edilemez olduğu vurgulanan açıklamada şöyle devam edildi:
“Hukuk mücadelemiz hakkın sahibi halkın nezdinde; Anayasa Mahkemesinin “mağdur olduklarının belirsiz olduğu” nitelemesi yaptığı müvekkillerimizin gayretiyle sürüyor, sürecek. Devletin güç savaşlarından bize düşen kırıntılarla değil, tırnaklarımızla kazıyarak elde ettiğimiz gerçeklerle bütün sorumluları mahkum edeceğiz. Bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Katilleri de koruyanları da unutturmayacağız!"