Diyarbakır Lice’de 2013’te yapılan kalekol protestosu sırasında askerlerin açtığı ateş sonucu Medeni Yıldırım’ın yaşamını yitirmesine ilişkin davada, mahkemenin ek mütalaa istediği Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu dava dosyasına girdi.
Bilirkişi biksi silahını işaret etti
Mezopotamya Ajansı'ndan Mehmet Şah Oruç'un haberine göre Çiftçi’nin beraat kararının İstinaf’ta bozulması ardından Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen davada, öldürülme de biksi silahlarına işaret edilmesi üzerine mahkeme ATK’den yeni bir görüş istedi. Bilirkişinin söz konusu iki kulübede biksi silahlarının bulunduğu ve Yıldırım'ın bu silahlardan çıkan mermi ile öldürülmüş olabileceği yönündeki görüşünü dikkate alan mahkeme, ATK’den Yıldırım’ın vücudundaki mermi giriş-çıkış yerlerinin biksi silahına ait olup olmadığı, bu tür silahın bu tür yaralanmalara neden olup olamayacağına dair rapor istedi.
"Adli tahkikatla aydınlatılsın"
1. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun düzenlediği raporda, Yıldırımın biksi ile vurulup vurulamadığının tıbben değerlendirilemeyeceğini, olayın adli tahkikatla aydınlatılabileceğinin uygun olduğu yönünde görüş birliğine vardı. ATK raporunda şu ifadeleri kullandı:
“Mahkemenizce sorulduğu üzere; otopsi raporunda kayıtlı bilgilere göre kişinin ölümüne neden ateşli silah yaralanmasının, yüksek kinetik enerjili mermi çekirdeği ateşleyebilen uzun namlulu bir silahla meydana gelebileceği, tanımlanan yaralanmanın ‘biksi’ tabir edilen silahla mı yoksa diğer uzun namlulu silahlarla mı yapıldığı hususunda tıbben değerlendirme yapılamadığı, olayın adli tahkikat ile aydınlatılmasının uygun olduğu oy birliğiyle ek mütalaa olunur.”