Adana'da 15 Haziran 2014'te Lice protestolarında polisin attığı cismin kafasına isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren İbrahim Aras olayı ile ilgili yürüten soruşturma kapsamında şüpheli 3 polis hakkında "kovuşturma yapılmasına yer olmadığına" karar verilirken, Aras'ın katil zanlısının ise 13 yaşındaki bir çocuğun olduğu öne sürüldü. Aras'ın avukatı Tugay Bek, "Biz de dosyadan ölüme neyin sebebiyet verildiğini tespit edebilmiş değiliz. Savcı bu tarz soruşturma tekniğiyle soruşturmayı ilerletemez. Dosyanın derinleştirilmesi gerekir" dedi.
DİHA’nın haberine göre, Adana'da 15 Haziran 2014 tarihinde Seyhan'a bağlı Hürriyet Mahallesi'nde gerçekleştirilen Lice protestoları sırasında polisin attığı bir cismin kafasına isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren İbrahim Aras'ın olayıyla ilgili Adana Cumhuriyet Savcılığı'nın olay yerinde görev yapan şüpheli F.S., L.Ü. ve M.E. adlı polisler hakkında başlattığı soruşturma tamamladı. Adana Cumhuriyet Savcılığı, "Ölümün gaz fişeğinden meydana geldiği yönündeki beyan veya iddiaların bir geçerliliği bulunmamaktadır" iddiasıyla şüpheli 3 polis hakkında "Kovuşturma yapılmasına yer olmadığı"na karar verdi. Savcılık 13 yaşındaki S.A.'nın Aras'ın katil zanlısı olduğu iddiasıyla iddianame hazırlandığını belirtti.
“Yeğenim suçsuzdur”
İbrahim Aras'ın katil zanlısı olduğunu iddia edilen 13 yaşındaki S.A.'nın amcası Şükrü Akcan, yeğeninin Aras'ın olayıyla hiç bir ilişkisinin olmadığını belirterek, "Daha önce işlediği suçtan dolayı polisler yeğenimi Aras olayıyla ilişkilendiriliyor. Yeğenim suçsuz ve günahsızdır. Polisler kendilerini suçsuz göstermek için yeğenimi kullanıyorlar" dedi. Kararı değerlendiren Aras ailesinin avukatı Tugay Bek, Savcının ön yargılı bir biçimde olayı aydınlatmaya yönelik değil olayla polisin alakasının olmadığını ispatlamaya yönelik bir teknik izlediğini belirterek, "Olayın asıl görgü tanığı olabilecek eylemciler bir cezalandırılma tehdidi ile ortaya çıkmıyor. Soruşturma gizli tanık icat edilerek yürütülüyor" diye konuştu.
“Dosyanın derinleştirilmesi gerekir”
İHD'nin hazırladığı raporda Aras'ın gaz fişeği ile öldürüldüğüne dair ifadeler yer aldığını hatırlatan Bek, bu ifadeleri verenlerin daha sonra polis baskısı ile ifadelerini geri aldığını söyledi. Adli Tıp raporunda "Olayın dom dom kuruşunu ile bitişik ateş edilerek gerçekleştirilmiş olabileceğinin" yazdığını söyleyen Bek, savcının ortaya koyduğu ihtimalin inandırıcı olmadığını belirterek "Kafaya bitişik atış yapılacak ve bunu gizli tanıktan başka kimse görmeyecek bu ihtimal inandırıcı değil" şeklinde konuştu. Gizli tanık icat edilerek soruşturmanın ilerletilemeyeceğini dile getiren Bek, "Biz de dosyadan ölüme neyin sebebiyet verildiğini tespit edebilmiş değiliz. Savcı bu tarz soruşturma tekniğiyle soruşturmayı ilerletemez. Dosyanın derinleştirilmesi gerekir" dedi.
