Alevi örgütlerinin çağrısı ile demokratik, laik, bilimsel, anadilde eğitim ve eşit yurttaşlık talebiyle 19 ilde Demokrasi ve Laiklik Buluşması gerçekleştirildi. İstanbul’da Kadıköy Rıhtım’da yapılan eylemde zorunlu din eğitimini ve asimilasyon politikaları protesto edildi. Eylemde Demokrasi İçin Birlik ve Eğitim Sen adına birer konuşma yapıldı.
Alevi örgütleri adına basın açıklamasını Dilek Güneş, Nilgün Mete ve Ezgi Gürer okudu. Açıklama Yannis Ritsos’un Barış şiirini okunarak başladı ve açıklamada şunlar ifade edildi:
“Ekonomi krizde, Siyaset krizde, Memleket krizde. Eğitimde, sağlıkta, hukukta çöküş var. Geçinemeyen milyonlar, ekmek, adalet ve özgürlük istiyor. AKP-MHP İktidarı, sorumlusu olduğu siyasal ve ekonomik krizin bedelini topluma fatura ediyor. Her geçen gün daha da derinleşen krizler cenderesinden çıkış için, bu gidişata hayır diyen tüm kesimlere karşı zam, zulüm, baskı, şiddet politikalarıyla güç göstererek, tehdit ederek, zor kullanarak, daha fazla iktidarda kalmaya, faşist bir rejimi tahkim etmeye çalışıyor. Bu politikaların yansıması ülkemizde ve Dünyada savaşa yol açmaktadır. Bunun en açık göstergesi bugün Ukrayna’da yaşanmaktadır.”
Eğitim Diyanet’e teslim
İşçi emekçilerin, göçmenlerin, kadınların, gençlerin karşı karşıya olduğu saldırıları aktarılarak Alevilerin karşılaştığı saldırıları şu şekilde de belirtildi:
“Halklar ve inançlar kimlikleri, dilleri, kültürleri, inançları dolayısıyla asimilasyona uğruyor. Alevilerin bu ülkede maruz kaldığı zulmün fotoğrafı misali, devlet temsilcileri inançların kutsalına saldırarak, silahla fotoğraf vermekten geri durmuyor. Alevilerin inanç merkezleri olan cemevleri ibadethane değil, ticarethane ve konut statüsü kapsamında tutulup Alevi inancına yönelik asimilasyon ve ayrımcılık politikalarına her gün bir yenisi ekleniyor. Yaşadığımız çağda evrensel değerlerle kuşatılıp bilim yuvaları haline getirilmesi gereken okullarımız ise bütünüyle gerici bir kuşatma altında. Eğitimin amacı bireyin kendi yeteneklerini keşfedip bunu geliştirmesini sağlayıp, düşünmeyi, sorgulamayı öğretmek, kendine güvenen bireyler yetiştirmektir. Fakat, bugün eğitim kurumu tamamen tarikatlara, cemaatlere, Diyanet İşleri Başkanlığı’na teslim edilerek, dindar ve kindar bir nesil yetiştirmenin merkezi haline getirilmiştir.”
“Millî Eğitim Şûrası kararını geri çekin!”
Zorunlu din derslerinin 12 Eylül faşist darbesinin şefleri tarafından hazırlanan 1982 Anayasası ile zorunlu hale getirildiğini vurgulanarak Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararların geri çekilmesi talebini yinelendi ve eklendi:
“1-3 Aralık 2021’de Milli Eğitim Şura Toplantısında 4-6 yaşındaki anaokulu çocuklarına da din dersi verilmesi tavsiye edildi. Biz biliyoruz karşı çıkmazsak bu sadece tavsiye karar olarak kalmayıp, 3 Mart’ta Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kesinleşmiş olarak karşımıza çıkacak. Burada din eğitiminden kastedilen, ebeveynlerin inancına bakmadan belli bir din anlayışının kavram ve ritüellerinin çocuklarımıza dayatılmasıdır. Alınan bu karar, ‘Çocuğun Üstün Yararı’ ilkesine aykırı olduğu gibi, başta Aleviler olmak üzere farklı inançta veya dini inancı olmayan milyonlarca insanın çocuklarının asimilasyonunu hedefleyen, aynı zamanda pedagojik anlamda da çocuğun sağlıklı gelişimine ket vuran bir karardır. 4-6 yaş çocuğuna din dersi vermek, somut düşünme aşamasında olan çocuğun dünyasını soyut kavramlar ile alt üst etmektir ve insan haklarına aykırıdır. Hiçbir inanç küçük çocuklara empoze edilemez. Bu tavsiye kararı, 4-6 yaş çocuğunun gelişim düzeyine, Evrensel Çocuk Hakları’na uygun olmadığı gibi laikliğe de aykırıdır. Çocuklar kimsenin siyasi malzemesi değildir. Çocuklar bu toplumun özneleridir.”
“Kararı kesinlikle kabul etmiyoruz!” denilen açıklamada laik, bilimsel, anadilde eğitim talebi öne çıktı.
Çağrıcı kurumlar şu şekilde:
“Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Alevi Vakıfları Federasyonu (AVF), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Demokrasi İçin Birlik Platformu (DİB)”
Katılımcı kurumlar ise şu şekilde:
“EĞİTİM SEN, KESK, EMEP, TİP, TÖP, Yeşil Sol, SODAP, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF), Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği, Devrimci Kızılbaş Hareketi, Anadolu Kadın Hareketi, Yol Erenleri, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED), AKA -DER (Anadolu Kültür Ve Araştırma Derneği), Kaldıraç, Alevi Kadınlar Birliği, VELİ -DER, Halkevleri, Demokrasi İçin Birlik ve Dayanışma Sosyal Medya Platformu, Jinenps Gazetesi.”
Basın açıklamasının okunmasının ardından eylem deyiş ve marşlarla devam etti.
Eylem basın açıklamasıyla devam ederken, polisler eylem komitesini “İbrahim Kaypakkaya flaması indirilmezse müdahale edeceğiz” diye tehdit ettiği yansıdı. Eylem bittikten sonra dağılanlara polis saldırısı oldu ve iki Partizan okuru gözaltına alındı.