Adana'nın Aladağ ilçesinde, 11'i çocuk 12 kişinin yaşamını yitirdiği, 22 öğrencinin de yaralandığı yurt yangını davasının 8. duruşması bugün Kozan Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada Soyal Haklar Derneği (SHD) ve Adana Barosu avukatları, yargılamanın "taksirle öldürme" iddiasıyla değil "olası kasıtla öldürme" şeklinde yapılmasını istedi. Bununla beraber Adana ve İzmir baroları, davaya yeniden müdahillik talebinde bulundu.

Aladağ İlçe Milli Eğitim eski Müdürü Mehmet Aktaş’ın avukatı söz alarak müvekkilinin katliamda hukuki sorumluluğu olmadığını iddia etti.

Aladağlı ailelerin avukatı Can Atalay, Ağustos ayında hazırlanan, kusur derecelendirmesi yapan rapora dayanarak sanıklar hakkında tahliye kararı verildiğini anımsattı. Mahkemenin bu raporu incelemesi gerektiğini, çünkü raporda belirtilen ruhsatın başka bir yurda ait olduğunu belirtti. Yurdun ruhsatının olmadığını dile getiren Atalay, “olası kasıtla öldürme” iddiasıyla dava açılması gerektiğini tekrarladı.

Sanık avukatları savunmalarında, "Yurt açmak için belediyenin yetki ve tasarrufu yok. Ortada kaçak yurt yoktur” iddiasını savunarak TEDAŞ’ı suçladılar.

Mahkeme heyeti kararında avukatların yeniden bilirkişi raporu alınması talebini reddederek duruşmayı 30 Nisan’a erteledi.

Duruşma bittikten sonra açıklama yapan SHD avukatlarından Can Atalay "Biz dağ köylerinden gelebiliriz. Bizim çocuklarımız bu ülkenin en zengin okuluna giden çocukların canı kadar azizdir. Eğitim kamusal olmalıdır, laik olmalıdır, insanların yoksulluğunu kimse kullanmamalıdır. Bu dosyada tek bir tutuklu sanık yok. 30 Nisan'da ‘eğitim haktır’ diyen herkesi adliye önünde bekliyoruz" dedi. Yangında çocuklarını yitiren aileler, davanın peşini bırakmayacaklarını ifade ettiler.