Şırnak’ın dağlarında 2 yılı aşkın bir süredir orman kıyımı yaşanıyor. Korucular, asker gözetiminde bugüne kadar binlerce ton ağaç kesti, birçok bölge tamamen çoraklaştırıldı. 1990’lı yıllarda boşaltılan Şırnak’ın Cinîwer bölgesinde tapulu arazileri olan Ahmet Koluman, bir süre önce kıyıma karşı Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, İl Jandarma Komutanlığı, valilik, baro, Orman İşletme Müdürlüğü ve Urfa Orman Bölge Müdürlüğü’ne başvuruda bulundu. Koluman’ın bütün başvuruları yanıtsız bırakıldı.
“Tapularınızı iptal ederiz” tehdidi
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, valiliğe ikinci defa başvuru yaptığını belirten Koluman, ikinci başvuru sonrası tapularının iptal edilmesiyle tehdit edildiğini aktardı. Kendilerinden habersiz bir şekilde tapulu olan arazilerinde ağaç kesimi yapıldığını aktaran Koluman, “Arazimizdeki ağaç kesiminin durdurulması için başvuruda bulunduk ama yanıt alamadık. Hukuki süreci başlattık. Davamız sürüyor. Tapularımızı da delil olarak dosyaya sunduk. Bu şikayetten sonra Şırnak Valisi tapularımızı iptal etmekle tehdit etti” şeklinde konuştu.
“Zorla da olsa keseceğiz”
Bu memleketin iyiliğini istemeyen birkaç kişinin ağaçlarını kestiğini söyleyen Koluman şunları ifade etti:
“Valilik, ‘Siz isteseniz de istemeseniz de bu ağaçlar kesilecek. Eğer gerekirse sizin oraya gitmemeniz için de 500 korucu görevlendiririz. Zorla da olsa keseceğiz. Bir korucu ve askerin güvenliği sizin ağacınızdan daha değerli’ diyor.”
Yetkililer suça ortaktır
Ağaç kesimine karşı sessizliği de eleştiren Koluman şunları söyledi:
“Bölgede bulunan ağaçların neredeyse yüzde 30’u kesilmiş. Bunun karşısında durmamız gerekir. İnsan bir gözünü kaybettiğinde geriye kalan gözüne sahip çıkar. İlk olarak köylerimiz boşaltıldı, şimdi de doğamız talan ediliyor. Bizim geçim kaynağımız bu ağaçlardır, bu topraktır. Kesimin durması için ilgili kurumlara başvuruda bulunduk ama hiçbir cevap almadık. Her biri topu başkasına atıyor. Şırnak’ta bulunan bütün yetkililer bu kesimin ortağıdır. Hepsi paranın dostudur. Bunlar için memleket elden gitmiş umularında değil, onlar için sadece para olsa yeterlidir.”
Kesime karşı hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Koluman, tüm partilere “kesimi durdurun” çağrısı yaparak iç hukukta sonuç alınmadığı takdirde davayı Avrupa’ya (AİHM) taşıyacaklarını söyledi.