19 Aralık 2000 tarihinde 20 cezaevine eşzamanlı gerçekleştirilen ve devrimci tutsaklar tarafından destansı bir direnişle karşılanan katliamın üzerinden 18 yıl geçti. Katliamla ilgili olarak açılan davanın takipçisi olan avukat Gülizar Tuncer, davaların kasten uzun bir sürece yayıldığını ve zaman aşımının bir süre sonra devreye gireceğini belirtirken, davanın bir diğer avukatı Güçlü Sevimli ise, “Operasyonun talimatını verenler, asıl suçlular hâlâ yargı önüne çıkarılmadı” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’ten Zehra Özdilek’in haberine göre, davanın avukatlarından Gülizar Tuncer, bu operasyonun aylar değil yıllar öncesinde planlandığını belirterek “Devletin askeri gücü seferber edilerek bu operasyon gerçekleştirildi. Yıllar sonra sadece askerlere dava açıldı. İnsanlar sadece operasyonda değil sürüldükleri cezaevlerinde de işkencelere maruz kaldılar. Devlet operasyonda sağ kalanlara ilk davaları açmıştı. Kadınlar diri diri yakıldı. Hâlâ operasyonda kullanılan kimyasalların niteliği ortaya çıkarılamadı. Deliller yok edildi” diye konuştu.
Dava avukatlarından Güçlü Sevimli ise 18 yıl geçtiğini fakat asıl faillerin yargı önünde hesap vermediğini belirterek ellerinde sadece süren iki dava olduğunu söyledi.
Sevimli, birinin Bayrampaşa Cezaevi diğerinin ise Ümraniye Cezaevi ile ilgili olduğuna değinerek “Bu iki davada da askerler sanık olarak yargılanıyor. Bu operasyonu yapma kararı alan dönemin Milli Güvenlik Kurulu üyeleri, dönemin karar alma merciinde bulunan adalet bakanı, içişleri bakanı, cezaevi tevkifevleri genel müdürü, jandarma gelen komutanı bunların tamamının mutlak suretle sanık olarak yargılanmaları gerekir. Göstermelik yargılamalar yapılıyor. Arpa boyu yol alınamadı. Gerçeklerin ortaya çıkarılması istenmediği net bir şekilde ortadadır” ifadelerini kullandı.