Eğitim sisteminin yap-boz tahtasına çevrildiği ülkemizde gün geçmiyor ki sermayenin saldırıları artmasın. Büyük şirket patronlarının stajyer öğrencilere not vermesinin önü açıldıktan sonra meslek liselilere yapılan saldırılara bir yenisi daha eklendi. Derslere çalışma imkanlarımızın çok farklı olduğu Anadolu lisesindeki arkadaşlarımızla aynı sınava tabi tutulduğumuz yetmiyormuş gibi, meslek liselilere seçtikleri bölümlere göre verilen ek puan sistemi de kaldırıldı. Bunun yanı sıra meslek liselilerin Anadolu lisesi öğrencilerinden daha düşük olan sınav barajı da eşitlendi.
Son senesinde 3 gün iş 2 gün okula giden meslek liseliler o 2 gün içerisinde de meslek dersleri görmeye devam ederken, bir çok meslek lisesinde öğrencilere sayısal ders gösterilmiyor bile. Hal böyle olunca Anadolu lisesindeki bir öğrencinin sınav hazırlığı ile meslek lisesindeki bir öğrencinin sınav hazırlığı arasında uçurum gibi bir fark ortaya çıkıyor.
Yapılan bu değişiklikler aslında bizleri hiç de şaşırtmıyor. Meslek liselileri fabrikalarda ucuz ve nitelikli iş gücü olarak kullanan sermaye devleti, yaptığı bu uygulamalarla meslek liselilerin üniversite hayallerini açık bir şekilde baltalamakta ve onları kalifiye eleman olarak bir an önce fabrikalara katmak istemektedir.
Diplomalı işsizler kervanı bu kadar çokken gelecek kavramı artık Anadolu liseli öğrenci için de meslek liseli öğrenci için de yok edilmekte, sistem bizlere geleceksizlikten başka hiçbir şey vaat edememektedir. Geleceksizlik sancısını ise en çok meslek liseli öğrenciler çekmekte, kaldırılan ek puan uygulaması ile meslek liselilerin gelecek hayalleri de iyice yok edilmektedir.
Gelecek tablomuz gitgide karartılırken meslek liselilerin tek seçenekleri vardır: Mücadele!
Bizleri geleceksizliğe sürükleyen bu sisteme karşı örgütlü gücümüzle karşı koymalıyız. Sistemin eğitim üzerinden yaptığı değişiklikler bizlerin değil, sermayenin çıkarları için yapılan uygulamalardır. Bizlerin geleceğinden çok sermayeyi düşünen bu sisteme karşı mücadeleyi büyütmeli ve bizleri yok sayanlara karşı gücümüzü göstermeliyiz.
Vaatleriniz de, verdiğiniz kırıntılar da sizin olsun, gelecek bizim!