Devrimci Liseliler Birliği (DLB), 38 yıl önce idam edilen Erdal Eren için dün Sarıgazi’de anma gerçekleştirdi.

Anma ilk olarak Erdal Eren ve geçtiğimiz aylarda yaşamını yitiren Teslim Demir şahsında ölümsüzleşen devrim şehitleri için saygı duruşu ile başladı.

Saygı duruşu sonrasında ‘60’lı yıllardan itibaren dünyada ve Türkiye’de gelişen gençlik hareketini anlatan sinevizyon izlendi.

Faşist baskıya, gericiliğe, geleceksizliğe karşı; Erdal olup geleceğiz!

Sinevizyon gösterimi sonrasında DLB adına gerçekleştirilen konuşmada; Kapitalizmin ortaya çıktığı ilk andan itibaren tüm insanlığı yok oluşa götürdüğü belirtilerek şu ifadeler kullanıldı: “Tam da bunun karşısında tüm baskıya, sömürüye rağmen, mücadele eden devrimciler, komünistler her zaman var olmuştur.

Sistem yarattığı ağır yıkımın karşısında kendisine karşı oluşan hoşnutsuzluğu, öfkeyi dindirmek için her zaman baskı ve şiddete başvurmuştur. 12 Eylül askeri faşist darbesi ile toplumda gelişen devrimci mücadeleyi dizginlemek, öncüleri yani ilerici-devrimcileri katlederek toplumu zapturapt altına almayı hedeflemiştir.

12 Eylül ile birlikte binlerce devrimci- ilerici katledilmiş, binlercesi hapishanelere doldurulmuştur. İşte Erdal Eren de bu baskı koşullarında bir meslek liseli olarak mücadeleyi seçmiş ve bugün gençliğin kurduğu bireysel kurtuluş hayallerinin aksine kendi geleceğini toplumun geleceğinde görüp insanlığın kurtuluş mücadelesine katılmıştır.”

Tarihin en kısa yargılaması ile 17 yaşında idam karalı verilen Erdal Eren’in insanlığın en ileri değerlerini savunduğu ve bundan aldığı güçle bir an bile tereddüt etmediği vurgulanarak “Erdal Eren’in biz liselilere bir çağrısı var. Geleceğine sahip çıkma çağrısı, bizlerin geleceği dört duvar arasına hapsedilen eğitim sisteminde değil, beş şıka sıkıştırılan sınavlarda değil geleceğimizi ancak birlikte mücadele ederek kazanabiliriz.

Sizleri Erdal olup geleceğinize sahip çıkmaya çağırıyoruz” denildi.

DLB konuşmasının ardından şiir dinletisine geçildi ve hep birlikte Erdal Eren anısına yazılmış Büyü parçası söylenerek serbest kürsüye geçildi.

Birlik olmazsak birer birer yok oluruz

Söyleşide ilk olarak bir DLB’li birlik olmanın önemine değinmek üzere söz aldı. İnsanlığın ilk ortaya çıktığı andan itibaren en yaşamsal ihtiyacı bir arada olmanın önemine değinerek bugün dayatılan bireyciliği teşhir etti. Bireyciliği dayatan sistemin aynı zamanda insani olan her şeye saldırdığını söyledi.

“Okulda, evde sokakta yaşamımızın her alanında yaşadığımız sorunları çözebilmek için birlik olmaktan başka çaremiz yok” dedi.

Söz alan başka bir DLB’li Erdal Eren’in yaşamı ve 12 Eylül darbesiyle yaratılmak istenenlere değinerek bugün tek kurtuluşun devrim ve sosyalizmde olduğunu vurguladı.

Daha sonrasında bir liseli okulunda artan gerici eğitime örnek vererek TÜGVA’nın liseleri gezerek seminerler verdiği ve bu seminerlerin tamamen bilimsellikten uzak olmasını teşhir etti. Son alarak söz alan diğer bir liseli de okullarda yaşadıkları sorunlara karşı birlik olma ve mücadele etme çağrısı yaptı.

Bunun için okul meclislerini kurmanın önemine vurgu yaptı.

“Karneler Sizin Gelecek Bizim” şiarlı karne eylemine yönelik açılan davanın 25 Aralık’ta Kartal’daki Anadolu Adliyesi’nde görüleceği hatırlatılarak davayı sahiplenme çağrısı yapıldı.