3 Mart 2004 tarihinde, çalışanı olduğu Devrimci Hareket dergisinden çıktığı sırada başından susturuculu silahla vurularak katledilen Önder Babat, öğrencisi olduğu İstanbul Üniversitesi'nin ana kapısı önünde yapılan eylemle anıldı.

Eylem öncesi tüm Beyazıt Meydanı çok sayıda polis aracı, sivil polisler ve çevik kuvvet tarafından ablukaya alındı.

"Babat'ı anmak isteyenler hâlâ gözaltında"

Eylem saat 13.00'te sloganlarla başladı ve saygı duruşu gerçekleştirildi.

Eylemdeki konuşmalarda, Babat katledildikten sonra yapılan manipülasyonlara değinildi. Babat'ın katledilmesinin gençlik mücadelesine karşı olduğu belirtilerek, 1 Mart günü Babat'ı anmak isteyen 17 kişinin işkenceyle gözaltına alınması teşhir edildi ve hâlâ gözaltında oldukları söylendi. "Önder bu okulun bir değeridir. Gözaltılar onun mücadelesini bu okuldan silmeye yetmez" denildi.

"Yandaş medya katliamları meşrulaştırmaya devam ediyor"

Babat vurulduğu sırada yanında olan okul arkadaşı Burak Yücel de eylemde konuştu ve Babat'ı anlattı. Yücel, ertesi gün Sabah gazetesinin Babat otopsiye girmemişken "taş düşmesiyle öldüğünü" yazdığını hatırlattı. Yandaş medyayı o günlerden tanıdıklarını belirten Yücel, yandaş medyanın bugün de kadına şiddet, taciz ve tecavüzü sıradanlaştırdığına dikkat çekti. Katillerin unutulmasına karşın Deniz Gezmiş gibi devrimci önderlerin saygıyla anılmaya devam edildiğini belirten Yücel, "Biz kazanacağız" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

İÜ'den ihraç edilen akademisyen Levent Dölek de bir konuşma yaptı ve Babat'la olan anılarını anlattı. Dölek, üniversitedeki baskılara ve Suruç, 10 Ekim Katliamı anmalarına dahi gerçekleştirilen işkenceli polis saldırılarına dikkat çekti.

"Devlet katletmeye devam ediyor"

Üniversite öğrencileri adına okunan açıklamada, devletin Babat cinayetinin üstünü örtmek için otopsi yapılmasını engellemeye çalıştığı hatırlatıldı. Babat'ın devlet tarafından katledilen devrimci öğrencilerin ne ilki ne de sonuncusu olduğu ifade edilen açıklamada, devletin bugün de katletmeye devam ettiği, tüm muhalif kesimlere dönük baskıyı arttırdığı, üniversiteleri gerici, faşist çetelerle doldurduğu belirtildi.

Babat'ı anmak istemeleri nedeniyle 17 gencin işkenceyle gözaltına alınması için "Bu, basit bir anma etkinliğini engelleme değildir; bu, Önder şahsında üniversite öğrencilerini, devrimci öğrencileri üniversitenin kapısından sokmama saldırısıdır" denilen açıklama "Anıları mücadelemizde yaşayacak, katillerden hesabı sorulacak" ifadeleriyle sona erdi.

Eylem "Önder Babat ölümsüzdür!", "Gözaltılar serbest bırakılsın!", "Katillerden hesabı gençlik soracak!" sloganlarıyla sonlandırıldı.

Polisin tacizleri eylem bittikten sonra da sürdü. Eyleme katılanlar alandan ayrıldıktan sonra da takip edildi.

Kızıl Bayrak / İstanbul