MEB’den yeni dönem meslek lisesi politikaları

Sermaye devletinin yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan hayata geçirmek için hızlandırdığı mesleki lisesi politikalarında sermayeyle işbirliğini, yani sömürüyü arttırmanın temel hedeflerden birisi olduğu görülmekte. Bir yandan da meslek lisesi öğrencileri için üniversitenin gereksiz olduğu ilan edilerek, mesleki liselerinde verilen temel eğitimin iyice niteliksizleşmesi de meşrulaştırılmaya çalışılıyor.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 25 Ekim 2016
  • 20:02

Meslek liseleri, AKP iktidarının ve temsilciliğini yaptığı patronların her daim gündeminde. Yeni eğitim-öğretim yılının açılması yaklaşırken Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) aracılığı ile AKP iktidarı ve patronların meslek liselerine yönelik politikaları da hız kazandı.

Birbirinin peşi sıra “eğitim-özel sektör işbirliği toplantıları” gerçekleştiriliyor. Bu toplantılarda Milli Eğitim Bakanlığı sözcüleri, meslek lisesi müdürleri ve sermaye sahipleri bir araya geliyor. Toplantılarda mesleki eğitimi MEB’in “amiral gemisi” yapmaktan bahsediliyor, “Eğitim şart cümlesi yetersizdir. Nitelikli, mesleki eğitim şarttır.” düsturunun benimsendiği ifade ediliyor. Bir yandan da Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz soruyor: “Herkesin üniversiteye gitmesi gerekir mi?”

Toplantıların temel gündemini meslek liseleri üzerinde sermayenin denetimini arttırmak, patronlara kamu bütçesinden teşvikler vererek özel meslek liselerini yaygınlaştırmak ve meslek lisesi öğrencilerinin patronların talep ettiği gibi nasıl daha ucuz ve daha nitelikli elemanlar haline gelebileceği gibi konular oluşturuyor. Böylece mesleki eğitimin sermayenin güncel ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda yapılandırılması hedefleniyor.

“İhtisaslaşmış meslek liseleri” açılacak

MEB “ihtisaslaşmış meslek liseleri”nin açılacağını ilan etti. İhtisaslaşmış meslek liselerinin tanıtımı MEB tarafından “alanında markalaşmış okulların açılması” olarak yapılıyor. Bununla birlikte bir dizi yeni uygulama için de kararlar alındı. İhtisaslaşmış meslek liseleri ile tematik, yani uzmanlaşmış mesleki eğitimin verilmesi hedefleniyor.

İhtisaslaşmış meslek lisesi uygulaması kapsamında eğitim verecek okullarda, birbiriyle bağlantılı en fazla üç bölüm olabilecek. Yani bu okullarda seçilecek “tema”ya göre örneğin otomotiv, kuyumculuk veya matbaa gibi tek bir alanda eğitim verilecek. Mevcut haliyle bu şekilde eğitim veren meslek liseleri de ihtisaslaşmış meslek liseleri kapsamına alınacak. Bir yandan da patronlara kendi istedikleri gibi eleman yetiştirebilecekleri özel ihtisaslaşmış meslek lisesi açma çağrısı yapılıyor. Açık ki ihtisaslaşmış meslek liseleri ile meslek lisesi öğrencilerinin daha eğitim hayatına başlar başlamaz bir sermaye grubuna bağlanması ve onun sömürüsüne maruz kalması hedefleniyor.

Suriyeliler meslek liselerine alınacak

Meslek liseleriyle ile ilgili atılan adımlardan bir tanesi de Suriyeli öğrencilerin meslek liselerine alınması. Bu kapsamda MEB’in aradığı tek kriter Suriyelilerin halk eğitim merkezlerinde ‘Türkçe Seviye A1’ programını almış olmaları veya okuma yazma 1´inci kademe seviye tespit sınavından başarılı olmaları. Aslında bu uygulama ile sermaye devleti mesleki eğitimi daha nitelikli hale getirmek gibi bir derdi olmadığını da açıkça ortaya koyuyor. Asıl amaç sömürüyü arttırmak olunca, vasıfsız eleman olarak neredeyse bedavaya çalıştırılan Suriyeli göçmenlerin mesleki eğitim verilerek sömürülmesi için kararlar alınıyor.

Özel meslek liseleri açılacak, staj sömürüsü artacak Ayrıca 2014-2018 “Türkiye Mesleki ve Teknik Eğitim Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nda ön görülen hedefler doğrultusunda bir dizi adım daha atılıyor. Bunlar arasında çıraklık eğitiminin zorunlu eğitim kapsamına alınması, organize sanayi bölgelerindeki (OSB) özel mesleki ve teknik okullarda öğretim gören öğrenciler için verilen yıllık 4 bin ile 6 bin lira arasında değişen oranlardaki desteğin OSB dışında açılacak özel mesleki okulları da verilmesi var. Patronlar için neredeyse bedava işgücü anlamına gelen zorunlu stajın kapsamının genişletilmesi de hedefleniyor. Okullarda görülen atölye çalışmalarının yerini de stajın alması patronların talepleri arasında.

Sermaye devletinin yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan hayata geçirmek için hızlandırdığı mesleki lisesi politikalarında sermayeyle işbirliğini, yani sömürüyü arttırmanın temel hedeflerden birisi olduğu görülmekte. Bir yandan da meslek lisesi öğrencileri için üniversitenin gereksiz olduğu ilan edilerek, mesleki liselerinde verilen temel eğitimin iyice niteliksizleşmesi de meşrulaştırılmaya çalışılıyor.

Kısacası teşvik vb. uygulamalarla tüm imkanlar sermayeye tahsis edilirken zorunlu stajın kapsamının genişletilmesi, ihtisaslaşmış meslek lisesi gibi uygulamalarla meslek lisesi öğrencilerinin karşı karşıya kaldığı sömürü artacak.