Üniversitelerin açılmasıyla birlikte birçok öğrenci sorunlar yumağıyla karşı karşıya. Ekonomik krizin yansımaları, barınma sorunu, eğitim masraflar vb. emekçi çocukları açısında kaldırılamaz yükler anlamına geliyor. Kimi araştırmalara göre ekonomik olarak maliyeti karşılayamayacağı için öğrenciler ya ailelerinin bulunduğu şehirlerde bir üniversiteye gidebilmeyi umuyor ya da eğitim hakkından tamamen vazgeçmek zorunda kalıyor. Buna eşitsiz bir sınav yarışı ve çalınan sorular gerçeği ekleniyor. Tabloyu tamamlayan ise diplomalı işsizler ordusuna kaçınılmaz olarak eklenmek oluyor. Kapitalist düzenin gençliği geleceksizliğe mahkum ettiği gerçeği üniversite hazırlık sürecinden üniversitelerde yaşanan çok yönlü sorunlara, eğitimin niteliksiz yönünden mezun olunduğunda bekleyen akıbete kadar her somut olgu üzerinden biraz daha açığa çıkıyor.
Hal böyle olunca üniversite gençliğine empoze edilen bireysel kurtuluş çabalarının yaldızları birer birer dökülüyor. Sorun kapitalist sömürü düzeninde ve gençliğe koyu bir karanlık dışında hiçbir şey verebilecek durumda değil. Sorunların kalıcı çözümü de toplumun bir bütün olarak kurtuluşuyla doğrudan bağlantılı. Yani toplumdaki tüm eşitsizlikleri ve sömürüyü hedef alacak bir toplumsal devrimde.
Bizler de bu bilinçle, üniversitelerin açılmasıyla birlikte gençliğe yaşanılan sorunlarımız karşısında “Tek yol devrim!” çağrını taşımanın anlamlı olduğunu düşündük. Hazırladığımız afişleri Ege Üniversitesi'nin çevresine yaygın bir şekilde yaparak yeni dönem çalışmalarımızı başlatmış olduk.
İzmir'den bir DGB'li