Devrimci Gençlik Birliği ve Devrimci Liseliler Birliği, katledilişlerinin 46. yılında Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı mezarları başında andı.
DGB ve DLB’liler “‘68’in 50. yılında devrim yürüyüşümüz Denizlerle sürüyor!” pankartı arkasında, flamalarıyla saat 11.00’de Karşıyaka Mezarlığı 2 Nolu kapıda bir araya geldi. BDSP’nin de kızıl flamalarıyla DGB ve DLB’lilerin ardında yer aldığı kortej, ajitasyon ve sloganlarla yürüyüş başlatıldı. DGB ve DLB’liler saat 12.00’de gerçekleştirecekleri anma programının saatini beklerken devrimci marşlar, sloganlar, ajitasyon konuşmalarıyla, bir yandan da dağıttıkları bildirilerle Denizlerin mezarını ziyarete gelenlere seslendiler.
Bekleyiş sürerken yapılan ajitasyon konuşmalarında, inandıkları dava uğruna tereddütsüzce ölüme yürüyen ‘68’in devrimci önderlerinin bıraktığı mücadeleye sahip çıkma çağrısıyla şu vurgulara yer verildi: “‘68 hareketinin 50., Denizler’in katledilişlerinin 46. yılındayız. Onlar mücadele ettikleri davaları için idam sehpasını tekmelediler. Bizler, bugün onları anmak ve unutturmamak için buradayız. Aradan 50 yıl geçti fakat onların mücadelesi halen daha güncelliğini koruyor. Bizler Devrimci Gençlik Birliği ve Devrimci Liseliler Birliği olarak onların davasını devraldık ve sizi de bu davaya omuz vermeye, onları unutturmamaya çağırıyoruz. Dünyamızı yıkıma sürükleyen barbarlığa karşı denizlerden devraldığımız miras ile mücadele bayrağını büyütüyoruz. Sessizliğe çığlık, karanlığa ışık, Emperyalizme karşı Deniz oluyoruz. Dünyamızı büyük bir yıkıma sürükleyen emperyalist saldırganlığa karşı, sermaye devletinin günbegün tırmandırdığı faşist baskı ve zorbalığa karşı, haramilerin saltanatını kalıcılaştırmak için dizginlerinden boşaltılan gericiliğe karşı, Denizler’in yolunda kavgayı büyütüyoruz. Onlar bizlere devrimci dayanışmayı ve siper yoldaşlığını miras bırakanlardır. Devrimci dayanışma uğruna Deniz, Yusuf ve Hüseyin için Kızıldere’de ölümsüzlüğe yürüyen Mahir Çayan ve siper yoldaşlarını unutmadık!”
Saat 12.00’ye gelirken sloganlarla Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in mezarına doğru yürüyüşe geçen DGB ve DLB’liler Deniz’in mezarı başında anma programlarını gerçekleştirdiler. Anma; Deniz, Yusuf ve Hüseyin şahsında devrim davasında ölümsüzleşenler için saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından DGB ve DLB adına bir konuşma yapıldı. Denizlerin idam edilişlerinin 46. yılı olduğu hatırlatılarak başlayan konuşma, “Buraya sadece onları anmaya gelmedik, onların matemini tutmaya gelmedik” denilerek şöyle devam etti: “Burada gördüğünüz mezarda bir tarih yatıyor. Bu tarih bizim tarihimiz, bu tarih emperyalizme karşı, 6. Filo’ya karşı taş fırlatan, yüreklerini ortaya koyanların tarihi, bu tarih ODTÜ’de Vietnam kasabı Komer’in arabasını ateşe verenlerin tarihi, bu tarih Denizler’in, Mahirler’in, İbrahimler’in, Mazlumlar’ın tarihi. Bizim tarihimiz bizlere sesleniyor ve diyor ki ‘Bugün emperyalizme karşı, onların işbirlikçilerine ve düzenlerine karşı ayağa kalkın!’”
Emperyalizmin ve işbirlikçilerinin idam ettiği, katlettiği, faşist baskı ve devlet terörünü eksik etmediğine değinilen konuşmada şu vurgu yapıldı: “Ama bizlerde Denizlerin cüreti var. Bizlerde Mahirlerin fedakarlığı var. Bizlerde İbrahimlerin ser verip sır vermemesi var. Bizler bu tarihin insanlarıyız ve bugün AKP gericiliği bir yok oluşu gösteriyor. Diyor ki biat edin, diyor ki bana tamah edin, el açın, diyor ki sadakayla geçinin. Bizler tarihimizden aldığımız güçle diyoruz ki biat etmeyeceğiz.”
DGB ve DLB adına yapılan konuşmanın ardından kısa bir müzik ve şiir dinletisi sunularak anma sonlandırıldı.
Sonrasında, Denizler’in idamını engellemek uğruna Kızıldere’de ölümsüzleşen devrimcileri anmak için, tekrar kortej oluşturularak Mahir Çayan’ın mezarına slogan ve marşlarla yürüyüş gerçekleştirildi. Mahir’in mezarı başında yapılan konuşma ve hep bir ağızdan söylenen Kızıldere türküsünün ardından anma programı sonlandırıldı.
Kızıl Bayrak / Ankara