Patronların hak gasplarına karşı aylarca yürüttüğünüz onurlu ve uzun soluklu direnişinizi selamlıyorum.
Haklı ve meşru direnişinizi Kızıl Bayrak yayınından baştan beri takip ediyorum.
Patronların zorbalıklarına, sermayenin kolluk güçlerinin her tür baskı ve şiddetine karşı boyun eğmediniz, bir direniş mevziisi yarattınız. Direnişinizin sadece kendiniz için bir direniş olmadığını, ezilen tüm işçi emekçilerin direnişi olduğunu yaptığınız açıklamalarda sık sık vurguladınız. Böylece direnişi mücadele alanlarına taşıdınız.
Direnişin sesini Ankara’ya taşımanızla kararlılığınızı bir kez daha gösterdiniz. Ankara dediniz, Ankara ya ayak bastınız. İşte bu direniş, bu kararlılık bir sınıf kararlığıdır. Bir emekçi olarak kalbim hep sizinle olacak.
Aynı baskıları bizler de burada yaşıyoruz.
Sözde refah toplumları olarak bilinen Avrupa ülkelerinde de aynı baskı ve zorbalıkların ardı arkası kesilmiyor. Bizler de yaşadığımız alanlarda benzer Sinbo direnişleri yaratmak zorundayız.
Ankara yürüyüşünü gerçekleştiren sınıf kardeşlerime bir kez daha selam olsun!
Mücadeleniz mücadelemizdir!
Yaşasın işçilerin birliği!
Yaşasın enternasyonal dayanışma!
Stuttgart’tan bir emekçi