Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, kamuoyunun dikkatini çekmeden Küba’ya karşı bir karar aldı. AB milletvekillerinin çoğunluğu alınan karara karşı çıkarak Küba ile işbirliği yapılmasını istedi.
Karar, Pazar günü (13 Haziran) Brüksel'de olması beklenen Joe Biden için bir tür “hoşgeldin hediyesi” olarak değerlendiriliyor.
Joe Biden’ın, AB'nin Küba politikasına şüpheyle baktığı ve ‘beğenmediği’ biliniyor.
Mart 2021’de Havana'daki AB büyükelçisinin, “ABD Küba’ya ambargosuna son vermeli ve bu Karayip adasının içişlerine müdahale etmekten vazgeçmeli” çağrısında bulunması ABD emperyalizmi ve başkanı Joe Biden’da ek bir öfkeye neden olmuştu.
AB Komisyonu’nun, Joe Biden’ın Brüksel’e ziyareti öncesi Küba hükümetine “reformları başlatma” ve “siyasi tutsakların serbest bırakılması” yönünde yaptığı çağrı, AB Parlamentosu’nda sağcılar dışındaki milletvekillerinin tepkilerine neden oldu.
Sağ kanat milletvekilleri ise, AB dış temsilcisini eleştirerek “AB ile Küba arasındaki işbirliği anlaşmasına son vermeye” çağırdı. Küba’da “150 siyasi tutuklu olduğu” iddiasında bulunan sağcılar, “dört yıldır yürürlükte olan ‘AB Küba İşbirliği Anlaşması’ hiçbir işe yaramadı ve derhal feshedilmelidir” diye açıklama yaptılar. Bu açıklamayı yapan sağcılar ABD emperyalizminin kuyrukçuları olduklarını bir kez daha ispatladılar.
Yarım asrı aşkın ambargo
ABD'nin ambargosu, Küba Devrimi’nin ardından 1959 yılında başladı ve giderek sertleştirildi. ABD’de yaşayan Kübalıların ailelerine para göndermeleri bile yasaklandı. Bu yasak 2009’da kısmen gevşetildi. Ancak Küba’ya yönelik ticari yaptırımlar devam ediyor.
Küba'ya uygulanan ambargonun kaldırılması BM Genel Kurulu’nda defalarca gündeme gelmiş, yapılan oylamalarda ezici çoğunluk ambargonun kaldırılması yönünde oy kullanmış ancak ABD emperyalizminin ‘Küba histerisi’ devam etmiştir.
Örneğin 2014 yılında BM’de yapılan oylamada 193 ülkenin 188’i Küba’ya ambargonun kaldırılması yönünde oy kullanmıştı. Masada alınan bu kararın sahada bir karşılığı olmamış, ABD’nin Küba’ya “ambargo cenderesi” daha da sıkılaştırılmıştır.
AB Komisyonu’nun Küba karşıtı kararı şimdilik AB parlamenterlerinin çoğunluğu tarafından reddedildi.
AB’li parlamenterlerin Küba ile işbirliğinin devamından yana tutum almaları dikkate değer. Ancak yürütmenin bu karara uyup uymayacağı belli değil. Zira emperyalistlerin ilkeleri değil çıkarları vardır. Bu bağlamda AB’nin Küba’yla ilişkilerinin seyrini de çıkar hesapları belirleyecek.