Kabil'deki durum daha tehlikeli hale geliyor

Afganistan halkının yaşadığı yıkım ve acılar üzerinden ikiyüzlülük yapan, masum insanları kurtaracakları yalanını söyleyen Batılı emperyalistler, bizzat her tarafta yürüttükleri savaşlarla on milyonlarca insanı yerinden eden ve yüzbinlercesinin ölümüne sebep olan aynı güçlerdir.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 27 Ağustos 2021
  • 17:00

ABD ve NATO’nun çekilmesinden ve kukla hükümetin hızla çökmesinden sonra özellikle de Kabil havaalanında büyük bir dram yaşanıyor. Bu, Kabil havaalanında art arda yapılan bombalamalarla doruğa çıktı. Taliban’ın 15 Ağustos’ta Kabil’i ele geçirmesinden bu yana, işgalde yer alan emperyalist hükümetler, ülkeden kaçmak isteyen on binlerce çaresiz mültecinin kaderi üzerinde pazarlıklar yapıyorlar.

Kabil’deki durum giderek daha tehlikeli hale geliyor. Perşembe öğleden sonra Kabil havaalanının dışında en az iki patlama meydana geldi. İlki havalimanının girişlerinden birinde, ikincisi ise havalimanının hemen yakınındaki Baron Hotel’in önünde gerçekleşti. Daha sonra yerel kaynaklar başka patlamalar ve saldırıların olduğunu da bildirdi. Ölü sayısı kadar yaralı sayısı da farklı kaynaklara göre değişiyor. Perşembe akşamı geç saatlerde medya, 60 Afgan ve 13 ABD askeri olmak üzere en az 72 kişinin öldüğünü varsayıyordu.

Akşam saatlerinde Almanya Şansölyesi Angela Merkel saldırıyı “aşağılık bir saldırı” olarak kınadı. Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer ve Dışişleri Bakanı Heiko Maas, “korkakça terörist saldırılar” hamaseti yaptılar. Türkiye ve Tacikistan gibi ülkelerle müzakereler yoluyla göç için umutlar yaratmak istediklerini belirttiler. Taliban da saldırıları kınadı. AB liderleri terörle mücadele çağrısı yapıyor. ABD Başkanı Joe Biden, saldırılar için “İslam Devleti”ni suçluyor ve sadece onları yakalamayı değil, aynı zamanda tüm ABD vatandaşlarını Afganistan’dan tahliye etmeyi vaat ediyor.

Afgan makamlarına göre, Kabil’deki havaalanının dışında ve havaalanına yakın bir otelin önüne düzenlenen saldırıda en az 85 kişi öldü. ABD hükümetine göre, kurbanlar arasında 13 ABD askeri var. Diğerleri tıbbi tedavi altında. Kabil’deki saldırıları İslam Devleti (IŞİD) üstlendi. ABD, başka saldırıları önlemek için Taliban ile birlikte çalıştığını açıkladı. ABD Başkanı Joe Biden, ABD askerlerinin ağustos ayı sonuna kadar Afganistan’dan çekileceğini doğruladı. Joe Biden, Kabil’deki saldırılar üzerine misilleme tehdidinde bulundu. Beyaz Saray’da yaptığı konuşmada, “Öfkeliyiz ve kalbimiz kırık” diyen ve “Kahraman” üniformalı kadın ve erkek askerleri ABD’nin bel kemiği ilan eden Biden, IŞİD’e savaş açtı. “Onları affetmeyeceğiz, unutmayacağız. Onları yakalayacağız ve bedelini onlara ödeteceğiz” diyerek, ordunun bunun için ek kaynağa ihtiyaç duyması halinde, bunu onaylayacağını açıkladı.

ABD silahlı kuvvetleri, son birkaç saat içinde ABD vatandaşları ve aynı zamanda Afgan vatandaşları da dahil olmak üzere yaklaşık 7.000 kişiyi tahliye ettiğini açıkladı. “Bu görev çok tehlikeliydi” diyen Biden, tahliyelere devam edeceklerini söyledi ve Afganistan’dan ayrılmak isteyen tüm ABD vatandaşlarını tahliye etme sözünü yineledi. Biden, Afganistan’a daha fazla güç gönderme olasılığını da dışlamadı. Şu anda yaklaşık 1.000 ABD vatandaşı uçakla tahliye edilmeyi bekliyor. ABD, tahliyelere 31 Ağustos’a kadar devam edecek.

Kanlı saldırıyı emperyalizmin imalatı terör çetesi IŞİD üstlendi. Afganistan’daki IŞİD, Taliban’dan bağımsız hareket ediyor ve İslam’ın daha da aşırı yorumunu savunuyor. Son birkaç gün içinde, terörist milislerin havalimanı çevresinde artan sayıda terörist saldırı uyarısı vardı ve Kabil’deki Amerikan büyükelçiliği, tüm ABD vatandaşlarından havalimanının çevresini derhal terk etmelerini istedi. İngiltere Savunma Bakanlığı dün sabah “ciddi, acil, ölümcül bir saldırı” tehdidinden bahsetti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kabil’deki terör saldırılarını “mümkün olan en güçlü şekilde” kınadı. Amerikan ve Afgan kurbanlarının ailelerine taziyelerini ve yaralılara desteğini iletti. Tahliye operasyonlarının yerinde başarıya ulaşmasını sağlamaya çalışanların “kahramanca çabalarına” vurgu yaptı. “Fransa bunu sonuna kadar görecek ve tehdit altındaki Afganlar için insani ve koruma çabalarına devam edecek” dedi. Macron Kabil’de hala Fransa’ya tahliye edilmeyi bekleyen birkaç yüz kişiden söz etti ve bunların tahliye edilmesi için “Elimizden geleni yapacağız” dedi.

Diplomatlarını ve askerlerini Kabil’den çıkardığını ve kurtarma faaliyetini durdurduğunu açıklayan Hollanda Dışişleri Bakanı Sigrid Kaag, “20 yıl sonra Afganistan’ı bu şekilde terk etmek zorunda kalmak korkunç” dedi. Yanı sıra Hollanda ve müttefiklerinin, tahliye edilmeye hakkı olan herkese yardım etmek zorunda olduğunu söyledi.

Almanya’nın tahliye misyonunun sona ermesi vesilesiyle, Kramp-Karrenbauer ve Şansölye Angela Merkel, Alman hükümetinin korunmaya muhtaç insanların Afganistan’dan ayrılmasını sağlamaya çalışmaya devam edeceğini vurguladı. Merkel, düzenlediği basın toplantısında, “Bugün hava ikmalini sona erdiriyoruz” dedi ve “Daha fazla tahliyenin nasıl mümkün olacağı konusunda Taliban ile koşulları müzakere etmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.

ABD ve Batılı emperyalistler 20 yıllık işgal boyunca koca bir enkaz ve yıkım yaratarak, Afgan halklarına korkunç acılar yaşattılar. Şimdi de tüm timsah gözyaşlarına rağmen, Avrupa hükümetleri Taliban’dan kaçan çaresiz insanlardan birkaç binden fazla mülteciyi zorlukla kabul ediyorlar. Bugün Afganistan halkının yaşadığı yıkım ve acılar üzerinden ikiyüzlülük yapan, masum insanları kurtaracakları yalanını söyleyen Batılı emperyalistler, bizzat her tarafta yürüttükleri savaşlarla on milyonlarca insanı yerinden eden ve yüzbinlercesinin ölümüne sebep olan aynı güçlerdir.