Irkçı-siyonist rejimin saldırganlığına dair konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, "Sistematik olarak sivil konutları ve altyapıyı yok edeceğini, Gazze'yi yaşanılmaz hale getireceğini bilerek askeri operasyon yürütmek savaş suçudur" ifadelerini kullandı.
Gazze'deki 1 milyondan fazla insanın kuzeyden güneye tahliye emrini vermenin, tahliye yollarına ve "güvenli bölgelere" defalarca saldırmanın "uluslararası insancıl hukukun acımasız ve bariz bir ihlali olduğunu" vurgulayan Rajagopal, "İsrail'in bu eylemi uluslararası suç teşkil ediyor" ifadesine yer verdi.
Birleşmiş Milletlerden insani ara çağrısı
BM, binaların İsrail savaş uçaklarının bombardımanlarıyla yerle bir edildiği ve temel ihtiyaç malzemelerinin tükenmeye başladığı Gazze'deki acıların hafifletilmesine yardımcı olmak amacıyla çatışmalara “insani bir ara verilmesi” için çağrısını yineledi.
Ancak ABD ile AB emperyalistlerine sırtını dayayan İsrail bu çağrılara kulak asmıyor. İsrail’in 7 Ekim’den bu yana yaptığı saldırılarda en az 18 hastanenin hizmet dışı kaldığı bildirildi.
“Gazze'deki ölüm ve acı seviyesinin kavranması zor"
BM Sağlık Ajansı Sözcüsü Christian Lindmeier, Gazze'deki ölüm ve acı seviyesinin "kavranması zor" boyutta olduğunu söyledi.
Gazze'deki bir BM çalışanından alıntı yapan Lindmeier, "Her gün en kötü gün olduğunu düşünüyorsunuz ve bir sonraki gün daha kötü oluyor" dedi.
Uluslararası Kızılhaç: Gazze'de kabus yaşanıyor
Uluslararası Kızılhaç Komitesi de Gazze Şeridi'ndeki insanlar için daha fazla yardım çağrısında bulundu. ICRC'nin Yakın ve Orta Doğu bölge sözcüsü Imene Trabelsi salı günü yaptığı açıklamada, kapalı kıyı bölgesine şu ana kadar ulaşan malzemelerin sadece "okyanusta bir damla" olduğunu söyledi.
Acil durum barınakları aşırı kalabalık olduğu için koşullar özellikle kaçan aileler için çok kötü. Trabelsi, "Birçoğu sokaklardaki açık alanlarda uyumak zorunda kalıyor" diyor. Battaniye ya da bebek maması gibi şeylerden yoksunlar. ICRC sözcüsü "Binlerce kişi hastanelere sığınıyor, bu da sağlık sektörü üzerinde daha fazla baskı yaratıyor" dedi. Bir başka sorun da elektrik sağlayan jeneratörleri çalıştıracak yakıtın hala bulunmaması. Trabelsi, "Elektrik yoksa sağlık sektörü de çalışmıyor ve bu bir kabus" dedi.
ABD emperyalizminin tam desteğini alan dinci-faşist Netanyahu hükümeti dünya kamuoyundan ve BM'den gelen ateşkes çağrılarına rağmen Gazze'yi yakıp-yıkarak işgal etme ve soykırım suçunu işlemeye devam ediyor.