ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA), Hawaii’deki Mauna Loa Gözlemevi’nden alınan yeni verileri yayınladı. NOAA, CO2’nin şu anda karbondioksitte daha doğal kaynaklara bağlı artışların görüldüğü jeoloji tarihindeki diğer dönemlerden yaklaşık 100 kat daha hızlı yükseldiğini belirtti.
CO2, ısının uzaya yayılmasına izin vermek yerine ek ısıyı atmosferde depolayarak gezegen ısınmasını hızlandırır. Atmosferde daha fazla karbon olması daha az ısının kaçabileceği ve gezegenin daha fazla ısınacağı anlamına geliyor.
İklim krizi konusunda dünyanın önde gelen otoritesi Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) son raporu, fosil yakıt ve sanayiden kaynaklanan karbondioksitin dünyadaki seragazı salımlarının %64’ünü oluşturduğuna dikkat çekiyor. %11’lik kısım da arazi kullanımı ve ormancılıktan kaynaklanıyor.
Geri kalan salımlar, bazıları CO2’den bile daha etkili ve aynı şekilde yükselişte olan diğer birkaç sera gazından geliyor.
Isınma söz konusu olduğunda CO2’den 20 kat daha güçlü bir gaz olan metan, 1980’lerin başında milyarda 1640 parça (ppb) olarak kaydedilmişken kısa süre önce milyarda 1908,9 parçaya ulaştı.
Ve seragazı olarak CO2’ten yüzlerce kat daha güçlü olan nitröz oksit yakın zamanda sadece 20 yıl önceki yaklaşık 316 ppb seviyesinden 335,2 ppb’ye yükseldi.
IPCC, dünyanın küresel ısınmayı yaklaşık 1,5 derecede sınırlamak istemesi durumunda seragazı salımlarındaki düşüşün en geç 2025’te başlaması gerektiği uyarısını yaptı.