Küstahlığın bu kadarı da fazla diyerek avazım çıktığı kadar haykırıyorum son iki gündür… Sonra haykıran çığlığıma “ne olabilir ki ne bekliyorsun bu sömürü düzenden?” diyerek telkinde bulunuyorum. Sömürüye dayalı bu düzenin bize haksız ve hukuksuzluktan başka vereceği ne olabilir ki? Nitekim biz işçilerin çalışma koşulları, yaşam şartları her geçen gün biraz daha ağırlaşıyor.
Pandemi ve ardından Ukrayna Savaşı’nın faturasını en başta biz işçilere kestiler. Hayat pahalılaştığı halde zam vermekten kaçınan, hatta ücretlerimizi eksik ödeyerek son bir yıldır biz işçileri sefalete sürükleyen Gate Gourmet kapitalistleri bununla da yetinmediler. Şimdi öncü arkadaşlarımızdan sevgili Tekin arkadaşımızı, 17 Nisan günü uyduruk bahanelerle “işyerinden uzaklaştırma” cezası vererek işten attılar.
LSG sürecinden bu yana her daim işçilerin yasal haklarını korumak ve örgütlü bir güç olmanın mücadelesini vermekten kaçınmayan Tekin yoldaşımıza yapılan bu küstahça haksızlık aynı zamanda bize, tüm işçilere ve var olan haklarımıza yapılmış bir saldırıdır. Öncü arkadaşımıza ve onun şahsında haklarımıza ve işçilere yapılan bu saldırı karşısında, biz eski LSG ve şimdiki Gate Gourmet işçileri Tekin arkadaşımızı yalnız bırakmadık, bırakmayız da. ‘Etten duvar örüldü’ denir ya, biz de işçilerden duvar ördük, öncü arkadaşımızın bürosu önünde. İşyeri koridorları bir anda işçi arkadaşlarla doldu. İş başında olan tüm arkadaşlar işlerini bırakarak öncü arkadaşlarına sahip çıkmaya geldiler.
Yıllardır patronun haksızlıklarına karşı sesimiz/soluğumuz olan Tekin arkadaşımıza bu defa ses olmak ve sahiplenmek sırası biz işçilere gelmişti. İşi bırakıp toplanan tüm işçi arkadaşlar ‘Malçi’ diye tempo tutmaya başladılar. Bu tempo yarım saati aşkın bir süre devam etti. Kararlıydık, işçi temsilcimizi polis nezaretinde de olsa işyerinden dışarı çıkarmayacaktık. Fakat sevgili Tekin arkadaşımız yasal sürecin olumsuz etkilenmemesi için müsaade isteyerek işçi arkadaşlarını selamlayarak ayrıldı işyerinden.
Ama ‘zavallı’ Gate Gourmet kapitalistleri, hiç alışık olmadıkları örgütlü bir işçi bölüğüyle karşı karşıya olduklarını görünce, yüzlerinin aldığı rengi görmeye değerdi. Biz işçiler için de görülmeye değer olan ise, örgütlü gücümüzün hiç de küçümsenemez olmasıydı. Bu küçümsenemez gücümüzün her gün daha büyüyerek mücadeleye yansıyor olması bizler için umut verici bir durum.
Son iki gündür yapılan bu haksızlığa karşı işi yavaşlatarak, mesaiyi aksatarak tepkimizi ortaya koyduk. Gücümüzü birleştirip haksızlığa uğrayan öncü arkadaşımızın işe geri alınması eylemlerine dönüştürdük. Bu taleple mücadeleyi büyük bir azimle sürdürüyoruz.
19 Nisan günü yapılan eylemde BİR-KAR'lı (İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu) arkadaşların öncülüğünde Gate Gourmet'in her iki binası önünde bildiri dağıtımı yapıldı. Haksızlığa uğrayan öncü arkadaşla dayanışma amacıyla hazırlanan bildiriler dağıtılırken işçiler BİR-KAR'lı arkadaşları sevgi ve ilgiyle karşıladılar.
BİR-KAR'lı arkadaşlar, 25 Nisan günü yapılacak olan basın toplantısına da çağrı yaptılar.
“Öncü işçi arkadaşımıza yapılan bu haksız saldırı biz işçilere yapılmıştır” diyerek, 25 Nisan Salı günü saat: 11.30'da yapılacak olan basın açıklamasına güçlü bir katilim sağlamak üzere tüm işçi, emekçi, dost ve yoldaşları bekliyoruz…
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!
Almanya Frankfurt’tan eski LSG, yeni Gate Gourmet'ten bir işçi