Paris merkezli Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü her sene yayımladığı 2019 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ni kamuoyuyla paylaştı. Gazeteciler için “güvenli” kabul edilecek ülke sayısının azaldığı, “otoriter rejimlerin” medya üzerindeki kontrollerini sıkılaştırdığı vurgusuyla başlayan raporda, Türkiye, 180 ülke arasında 157. sıradaki yerini korudu.
“Dünyada en fazla profesyonel gazetecinin hapiste olduğu” Türkiye’de gazetecilerin sistematik bir şekilde gözaltı saldırısına maruz kaldığının altı çizilen raporda, gazetecilerin müebbet hapse varan cezalar aldığı üzerinde duruldu. Ayrıca yargılama süreci öncesi bir yıldan fazla süren tutukluluğa da dikkat çekildi ve RSF’nin Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu’nun, Özgür Gündem gazetesiyle dayanışma gösterdiği için “terör propangadası yapmak”la suçlandığı belirtildi. Türkiye’de sosyal medya paylaşımlarının ve bu paylaşımları beğenmenin bile ceza konusu haline getirildiği vurgulandı. Türkiye’de medyanın durumuna dair şu ifadeler kullanıldı: “Onlarca medya kuruluşunun ortadan kaldırılması ve Türkiye’nin en büyük medya grubunun hükümet yanlısı bir şirket tarafından alınmasından sonra yetkililer, çoğulculuktan geriye kalan çok az şey üzerindeki baskıyı arttırıyor. Geriye kalan az sayıdaki medya kuruluşu taciz altında ve marjinalize ediliyor.”
Dünya genelinde gazetecilere tehdit ve saldırılar artıyor
Raporda, ABD’de özellikle Trump yönetimi sürecinde basın özgürlüğünün kalmadığına da dikkat çekildi. Amerikalı gazetecilere yönelik ölüm tehditlerinin arttığına dikkat çekilen raporda, Maryland’de The Capital Gazette adlı yerel günlük gazeteye yönelik silahlı saldırı hatırlatıldı.
Buna benzer saldırıların dünyanın başka ülkelerinde de olduğunun altı çizilen raporda; tehditler, hakaretler ve saldırıların, gazeteciliğin bir parçası haline geldiği ifade edildi. Hindistan’da, 2018’de altı gazeteci öldürüldüğü, Brezilya’da faşist Bolsonaro’nun da medyayı hedef aldığı saldırılar hatırlatıldı. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Hindistan’ın 2 sıra, Brezilya’nın 3 sıra gerileyerek sırasıyla 140. ve 105. olduğu paylaşıldı. Raporda, bunlara ek olarak, İtalya, Cezayir, Hırvatistan, Fransa, Malta, Polonya ve Bulgaristan’dan gazetecilerin hedef alındığı baskılar örneklendi.
Dünyanın çeşitli bölgelerinin, gazetecilere yönelik baskılar üzerinden ayrıca ele alındığı raporda, Kuzey ve Güney Amerika bölgesinin en büyük gerilemeyi kaydettiği, ardından AB ve Balkanlar bölgesinin geldiği ifade edildi. Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesi endeksinin bu yıl daha az gerilediği ifade edildi. Bunlarla birlikte, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’nın gazetecilerin mesleğini uygulamalarının en zor ve en tehlikeli olduğu yer olmaya devam ettiğinin altı çizildi.
Afrika en az gerileme kaydeden bölge olurken, Afrika ülkelerinde büyük gerilemeler yaşandığına değinildi ve Tanzanya, Moritanya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Somali’de basına yönelik saldırılar üzerinde duruldu. Afrika’yı takip Doğu Avrupa ve Orta Asya’nın ikinci en az gerileme kaydeden bölge olduğu ifade edilirken, burada da ülke bazında artan saldırılara yer verildi.
Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde ilk üç sırada İskandinav ülkelerinin yer aldığı raporda, Asya-Pasifik Bölgesi’nde Afganistan, Pakistan ve Hindistan’da katledilen gazeteci sayısının yüksekliğine dikkat çekildi.