Toplumsal gerçekçi edebiyatın üç seçkin insanı, 2 Haziran günü Frankfurt’ta bir kez daha sahiplenildi. Yıllardır bir geleneğe dönüşen Nazım anmaları ekseninde Nazım Hikmet, Ahmed Arif ve Orhan Kemal bir kez daha coşkuyla anıldı. Nispeten erken bir tarihte ön hazırlık çalışmaları başlatılan etkinliğin propaganda materyali de elimize erken ulaştı. Planlı, sistematik ve kolektif bir çalışma üzerinden çeşitli aşamaları birbirine bağlanmış, birbirini besleyen şekilde güç ve enerjimizin seferber olduğu bir kampanya olarak yürütülmemiş olsa da asgari bir başarının zorlandığı bir pratik oldu.
Nisan, mayıs ayları bu bölgede tam bir etkinlikler furyası yaşandı denilebilir. Buna rağmen, bilet, afiş çağrı ve birebir ilişkiler değerlendirilerek BİR-KAR adı ve amblemi binlerce kişinin gündemine girdi. Nazım ve diğer edebiyatçılarımızın referansları üzerinden devrimin ve sosyalizmin propagandası onlarca insanın bilincine kazınmış oldu. En başta afiş, bilet, çağrı ve sözlü propagandamızda Nazım’ın “Sevdalınız komünisttir” sözlerini başlığa çıkarmamız, bunu parola edinmemiz isabetli oldu. Bu, bizler açısından büyük bir özgüven, motivasyon ve meydan okumanın, ayrıştırarak netleştiren ifadesi oldu. Çalışmalarımız esnasında bu duruş ve kararlı sahiplenmemize gelen olumlu tepkileri fazlasıyla gözlemledik.
Bir salon etkinliği olduğu ölçüde, gerek aynı güne çakışan büyük bir açık hava etkinliğinin olmasının, gerek hava sıcaklıklarının 30 derecenin üstünde seyretmesinin dezavantajlarını yaşadık. Buna rağmen, yaklaşık yarısı yeni yüzler olan onlarca insan etkinliğimize katılım gösterdi. Öte yandan salon içi organizasyon ve etkinliğimizin programı ve içeriği son derece başarılı geçti. Çeşitli talep ve sloganlar içeren BİR-KAR pankartlarıyla salonunu süslediğimiz etkinlikte Kızıl Bayrak standının yanı sıra KPD Yeniden İnşa, Atılım ve Özgür Gelecek standları açıldı.
Etkinlik başarılı ve etkili bir açılış selamlamasıyla başladı. Ardından 3 edebiyatçı şahsında saygı durusu yapıldı. Sonra merkezinde kapitalizmin teşhir edildiği, 15-16 Haziran büyük işçi direnişi, Haziran Direnişi ve Greif işçilerinin politik direnişlerine vurgu yapan, günün anlam ve önemiyle iç içe olan başarılı bir sunum yapıldı ve kültürel bölüme geçildi. İlk sırada flamenko dans gösterisi yapmak üzere davet edilen grup sahne aldı.
Daha sonra geçtiğimiz haftalarda eşi intihar, eden kendisi de LSG işçici olan kadın işçi, çocukları, akrabaları ve bazı iş arkadaşlarıyla sahneye davet edildi. Kadın işçi ve arkadaşları yaşanan süreci ve mağduriyetlerini ifade ederek duyarlılık çağrısı yaptı. BİR-KAR daha önce almış olduğu bir karar gereği salonda destek ve maddi dayanışma çağrısı yaptı ve bu önemli bir karşılık buldu. Ulaşılan meblağ sahnede açıklanarak aileye teslim edildi. Bu bölüm öncesi ve sonrasında Avrupa’da yaşanan sürece dair çeşitli değerlendirmeler yapılarak güncel gelişmelere işaret edildi.
Ardından sırasıyla Nazım’ın hayatı ve mücadelesinin kısa bir anlatımı yapılarak dostumuz Cüneyt Sezer şiirlerini okumak üzere sahneye davet edildi. Nazım şiirlerini kendine özgü bir tarzda ve başarıyla yorumlayan dostumuz salondan büyük bir beğeni kazandı. Programın ikinci bölümünde KPD Yeniden İnşa adına kısa bir selamlama ve konuşma yapılarak dostluk ve dayanışma mesajı verildi.
Bu konuşma sonrasında etkinliğin müzik sanatçısı olan Serenat Ezgican sahneye çıktı. Böyle bir etkinlikten bulunmaktan, bu üç önemli insanın anmasına katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek türkülerine başladı. Farklı dillerden ve birbirinden güzel türkülerin seslendirildiği bu bölüm de izleyicilerden büyük ilgi ve beğeni topladı.
Son olarak programımızın Türkiye’den konuğu değerli aydın, yazar, antropolog Sibel Özbudun sahneye davet edildi. Konuşmasına 3 büyük edebiyatçının hayatları, mücadeleleri, kişilikleri ve devrimci kimliklerinin gelişim aşamalarıyla başlayan S. Özbudun oldukça etkili bir sunum yaptı. Zaman zaman onlara dair bilinmeyen bazı ayrıntılar ve anekdotlarla dikkatleri daha da üzerine çekerek, bugüne kadar çoğu kişinin bu 3 büyük insanın eserlerinden yola çıkarak devrimci olduğunu ve onların bundan sonra da yolumuzu aydınlatmaya devam edeceğini söyledi. Sibel hoca mütevaziliği, bilgi birikimi, sunum başarısı ve devrimci duruşuyla göz doldurdu, taktir topladı. Etkinliğimiz bu konuşmayla sona erdi.
Frankfurt BİR-KAR
