İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu Avrupa’nın tüm uluslarından işçilere, emekçilere, ilerici ve devrimcilere çağrı yaparak “Emperyalizme, siyonist barbarlığa ve her türden gericiliğe karşı Filistin halkıyla dayanışmaya!” dedi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

Avrupa’nın yerli-göçmen tüm uluslarından işçilere, emekçilere, ilerici ve devrimcilere çağrımızdır!

Emperyalizme, siyonist barbarlığa ve
her türden gericiliğe karşı
Filistin halkıyla dayanışmaya!

Trump, kuşkusuz ki ABD adına, Kudüs’ü siyonist barbarlığın başkenti ilan etti. ABD bu kararla, tastamam bir aldatmacadan ibaret olan “İsrail-Filistin barışı”na son vermiş, açıkça mazlum Filistin halkına savaş ilan etmiştir.

Bu karar her şeyden önce, kardeş Filistin halkını yok sayan, İsrail’in Filistin’de yıllardır sürdürdüğü işgali ve gerçekleştirdiği tüm kanlı icraatları haklı ve meşru gören bir karardır. Tüm bu özellikleri ile bu karar son derce provokatif bir karardır.

Çok daha dikkate değer olan şudur ki Filistin halkına dönük açık bir savaş ilanı niteliğindeki bu karar, Suriye’de 7. yılına girmiş bulunan savaşın sonuna gelindiği bir sırada alınmıştır. Suriye savaşı, tartışmasız olarak, ABD, emperyalist koalisyon, Türk sermaye devleti, Suudi Arabistan ve Katar gericiliğinin desteklediği IŞİD, El Nusra, Ahrar’u Şam gibi cihatçı çetelerin kesin olarak yenilgiye uğratıldığı ve bunlar aracılığıyla sürmekte olan vekalet savaşlarının sona erdirildiği bir sırada alınmış bir karardır. Bu savaş gerçekte ABD ve İsrail’in savaşı idi. ABD’nin sefil çıkarları ve İsrail’in güvenliği için Suriye ve Irak’ı paramparça edip, küçük ve zayıf devletler halinde yeniden dizayn etme savaşı idi. ABD ve İsrail damgalı bu savaş planı tutmadı. Demek oluyor ki ABD ve İsrail bu savaşı, bugün için de olsa kaybetti.

Arkasına siyonist barbarlığın aktif desteğini alan ABD’nin buna cevabı, tam bir pervasızlıkla Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesi olmuştur. Hiç kuşkusuz bu saldırganlıkta ABD ve İsrail yalnız değildir. İkiyüzlü açıklamalarına karşın, gerçekte, çağdışı Suudi gericiliği başta olmak üzere yıllardır ABD’ye uşaklık yapan diğer çağdışı Arap devletleri de bu saldırıyı desteklemekte, ABD ve İsrail’in suç ortaklığını yapmaktadırlar.

Türk sermaye devletinin ABD’nin Kudüs’ü işgalci İsrail devletinin başkenti ilan etmesi karşısındaki tutumuna gelince, o da tam bir riyakarlık ve samimiyetsizlik örneğidir. İçeride ve dışarıda içinde debelendiği açmazları ve son olarak da Man Adası belgeleri ve ABD’de sürmekte olup dosdoğru Erdoğan ve AKP’yi adres gösteren Zarrab davası nedeniyle yaşadığı sıkışmışlığı gizlemek ve gündemi değiştirmek amacıyla başvurduğu bir geçici manevradır. “One munite” türünden bir şovdur.

İşçiler, emekçiler, kardeşler,

Kardeş Filistin halkının kurtuluş davası haklı ve meşru bir davadır. Filistin halkı yıllardır özgür olmak için savaşıyor. Bu amaçla İsrail işgaline karşı direniyor. Özgür olmak tüm uygar uluslar gibi mazlum Filistin halkının da en doğal ve en meşru hakkıdır. ABD, İsrail, Türk sermaye devleti ve işbirlikçi Arap devletleri bu hakkı tanımıyor. ABD’nin Kudüs konusundaki kararını desteklemeleri de bunun kanıtıdır. Yaptıkları açıklamalara zerrece inanılmalıdır. Avrupa’nın egemenleri de aynı tutumu benimsemektedirler. Onlar da kardeş Filistin halkının haklı davasının yanında değil, tam karşısında durmaktadırlar.

Filistin halkının gerçek dostları, Arap’ı, Fars’ı, Türk’ü, Kürt’ü, Yahudi’si ile kardeş bölge halklarıdır. Filistin halkı da dahil özgürlüğe susamış tüm halkların gerçek, kalıcı ve tam kurtuluşu, “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” şiarı ile ABD başta olmak üzere emperyalizme, siyonist barbarlığa ve her türden gericiliğe karşı devrimci kader birliğinde ifadesini bulan birleşik devrimci mücadeledir.

İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu olarak, emperyalizme, Siyonizm’e ve her türden gericiliğe, ABD’nin Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti ilan etme saldırısına karşı, kardeş Filistin halkının yanında olduğumuzu ilan ediyor, Avrupa’nın yerli ve göçmen tüm uluslarından işçileri, emekçileri, ilerici ve devrimcileri Filistin halkıyla omuz omuza, enternasyonal dayanışmaya çağırıyoruz.

Kahrolsun emperyalizm, Siyonizm ve her türden gericilik!

Filistin’de ve Kudüs’te İsrail işgaline son!

Teslimiyet asla, zafere kadar devrim!

Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!

BİR-KAR
14 Aralık 2017