Bangladeş'te Kota Reformu yasasına karşı kitlesel direniş!

Bangladeş’te Haziran 2024’te tekrar gündeme getirilen yasa tasarısıyla kamuda işe alımların %30’nun bağımsızlık savaşı gazilerinin akrabalarına verilmek istenmesi kitle hareketini tetikledi.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 29 Temmuz 2024
  • 10:30

Bangladeş’te ilk kez 2018 yılında gündeme getirilen “kamu işe alımlarında kota reformu” yasa tasarısı, emekçilerin sokakları eylem alanına dönüştürmesiyle geri çekilmişti. Fakat Haziran 2024’te tekrar gündeme getirilen yasa tasarısıyla kamuda işe alımların %30’nun bağımsızlık savaşı gazilerinin akrabalarına verilmek istenmesi kitle hareketini tetikledi. Katılımcıların çoğunu üniversite öğrencilerinin oluşturduğu sokak eylemleri kısa sürede alevlendi ve sokaklar kitlesel eylemlere sahne oldu.

Eylemler sonrasında sermaye iktidarının üniversiteleri kapatma, asker ve polis zoruyla sokağa çıkma yasağı uygulamalarıyla hareketi ezmeye çalışması ise toplumsal tepkiyi daha da arttırdı. Polisler bu toplumsal harekete azgınca saldırdı ve hareketi kanla bastırmaya çalıştı. Eylemlerin giderek büyümesiyle birlikte ise, direnişçiler arasındaki haberleşmeyi engellemek için devlet internet erişimi ve sosyal medya kullanımını kısıtladı. Resmi açıklamalar çatışmada öldürülenlerin sayısını 50 olarak veriyor. Oysa 200 civarında eylemcinin katledildiği, binlercesinin yaralandığı, çok sayıda kişinin gözaltına alındığı demokratik kitle örgütleri tarafından raporlandı. Bangladeş Komünist Partisi (CPB) liderleri, Mohammad Shah Alam ve Ruhin Hossain Prince, ölen ve yaralananların tam listesinin yayınlanmasını talep etti. CPB yaptığı açıklamada halkın bu direnişi unutmayacağını, toplumsal dönüşüm açısından bu mücadelenin ilham kaynağı olarak mücadele tarihinde yerini aldığını belirtti. Parti yolsuzlukların, ekonomik sorunların kaynağı ve halkın yaşamını her alanda zorlaştıran hükümetin istifası için yaptığı çağrıyı tekrarladı.

Gelinen noktada kota sistemi referandumuyla birlikte başlayan eylemler, Bangladeş’te sermaye iktidarının uyguladığı baskı ve şiddete karşı adalet ve demokrasi taleplerinin yükseldiği, hükümet karşıtı toplumsal bir isyana dönüştü. Sermaye iktidarı sokağa çıkma yasaklarını uygulamaya devam ederken, direnişçiler ise başta yasanın geri çekilmesi olmak üzere toplum üzerindeki baskıyı azaltacak reformların hayata geçirilmesi ve hükümetin istifasını talep ediyor. Komünist partisi liderlerinin açıklamasında şu görüşler dile getirildi:

“Kapitalist sistem dünyanın her yerinde olduğu gibi Bangladeş’te de krizlerin, savaşların ve bunalımların faturasını işçi ve emekçilere ödetiyor. İşçi sınıfının ağır bedeller ödeyerek kazandığı haklar tek tek geri alınmak isteniyor. Dünyanın neresinde olursa olsun sermaye saldırdıkça geleceği çalınan milyonlarca genç, işçi ve emekçi direnerek haklarını savunmaya devam ediyor. Bugün Bangladeş sokaklarında direnen sınıf kardeşlerimiz tarihin doğru tarafında yer almanın onurunu bir kez daha bize hatırlatıyor. Bu düzenin işçi ve emekçilere hiçbir şey veremeyeceği, onurlu bir geleceğin sınırsız sınıfsız bir dünya kurmaktan başka bir alternatifi olmadığını ise mücadele geçen her gün yeniden kanıtlıyor.”

İsyanın ardından Bangladeş Yüksek Mahkemesi, yüzde 30’luk kota yerine kamu görevlerinin sadece yüzde 3’ünün 1971 bağımsızlık savaşı gazilerinin akrabalarına verilmesine karar verdi.

Yararlanılan kaynaklar:

- Dhaka Post (https://www.dhakapost.com/national/294978)

- The Daily Star (https://www.thedailystar.net/news/bangladesh/news/quota-reform-resurgence-stop-violence-against-students-3382736)

- https://www.cpbbd.org/?page=details&serial=169